"لفترة طويلة من" - Translation from Arabic to Turkish

    • uzun bir süre
        
    • çok uzun zamandır
        
    • uzun bir zaman boyunca
        
    Tarih boyunca oldukça uzun bir süre insanların kalbin ne işe yaradığına dair bir fikri yoktu. TED لفترة طويلة من التاريخ، لم يتوفر لدى البشر أي فكرة عن دور القلب.
    "Ama beni bir hemşire olarak düşün, Sevdiğim, hoşlandığım birinden bandajları çıkarıyorum. ve uzun bir süre boyunca da bunu yapmak zorunda kalıyorum. TED لكن فكر بي كممرضة، أقوم بأخذ، إزالة الضمادات لكل شخص أرتحت له، وعليّ فعل ذلك مراراً لفترة طويلة من الزمن.
    Her şeyden uzaklaşmalı. uzun bir süre tam anlamıyla istirahat etmeli. Open Subtitles يحتاج الى الابتعاد عن كل شيء لفترة طويلة من اجل الراحة الكاملة
    çok uzun zamandır geçmişimiz tutsağıyız. TED لقد كنا سجناء ماضينا لفترة طويلة من الزمن.
    Ailem çok uzun zamandır bu sorunların içinde. TED كانت عائلتي جزءًا من هذا الصراع لفترة طويلة من الزمن.
    uzun bir zaman boyunca iki farklı hayatı birden yaşadığımı hissettim. TED لفترة طويلة من حياتي أحسست كأنني كنت أعيش حياتين مختلفتين
    uzun bir zaman boyunca, çevremizdeki dünyada, büyük yaradılış zinciri olarak da bilinen ve Latince'de "Scala naturae" olarak bilinen, normalde en tepede Tanrı ile başlayıp melekler, soylular, halk, hayvanlar ve diğerleriyle devam eden yukarıdan aşağı bir yapıya inandık. TED لفترة طويلة من الزمن، أننا آمنا بالترتيب التسلسلي الطبيعي في العالم من حولنا، و ما يُعرف أيضًا بالسلسلة العظمى للكون، أو "Scala naturae" باللاتينية ، وهو هيكل من أعلى لأسفل ، وغالباً ما يكون الإله في أعلى هذا الهيكل ، تليه الملائكة، ثم النبلاء، ثم عامة الناس، ثم الحيوانات، وهلم جرا.
    Eğer uzun bir süre acı içinde hayatta kalmışsa bunun için çok daha fazla para verirler. Open Subtitles اذا كانت على قيد الحياة,وتعاني من معاناة الناتجة عن الحادث لفترة طويلة من الزمن
    Biliyorsun, uzun bir süre beni senin öldüğüne inandırmıştı. Open Subtitles أتعلمين أنه جعلني أعتقد أنك ميتة لفترة طويلة من الزمن
    Ondan uzun bir süre sonra gerçekten uyuyamadım. Open Subtitles أجل، لفترة طويلة من الزمن، لم أكن أحضى بالنوم
    Sonra çok uzun bir süre kasabaya geri dönemeyeceğini söyledi ve sonra içimde bir şeyler oldu ve ben de yapamadım. Open Subtitles ولكن من ثم أخبرني بأنه لن يكون في القرية لفترة طويلة من الزمن لوقت طويل جداً وعندها شيء بداخلي أنعكس و لم استطيع
    uzun bir süre boyunca, dikkatini dağıtacak diğer şeylerden uzak tutulması lazım. Open Subtitles لفترة طويلة من الزمن ، بعيدا عن الانحرافات الاخرى.
    Biliyorsunuz, ırkçılık, ayrımcılık ile uğraşarak 50 yıllık uzun bir periyottan geçtik ve uzun bir süre bu konular birinci önceliğimizdi ve hâlâ öyleler. TED أتعلمون، كان لدينا فترة طويلة تعادل 50 سنة من التعامل مع مشاكلنا العرقية والتمييز القانوني، وكان ذلك أهم أولوياتنا لفترة طويلة من الوقت وما زال مهمًا.
    Çok uzun bir süre boyunca hep ciddi kaldım. Open Subtitles كنت جاداً لفترة طويلة من حياتي
    Veya uzun bir süre için bir çalışma portföyü Open Subtitles أو عمل محفظة لفترة طويلة من الزمن
    uzun bir süre için, hayır. Open Subtitles لفترة طويلة من الزمن ، لا
    çok uzun zamandır garsonluk yapıyorum. Open Subtitles . كُنت نادلة لفترة طويلة من الوقت
    Ama çok uzun zamandır rahatsın. Open Subtitles لكنك كُنت مُرتاحاً لفترة طويلة من الوقت

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more