Onu öldürmek için bir sebebiniz olduğu dün gece ortaya çıktı. | Open Subtitles | هل كان لديك سبب وجيه جدا لقتلها كما اكتشفت الليلة الماضية |
Balistik inceleme onu öldürmek için kullanılan merminin elle doldurulduğunu doğrulamış. | Open Subtitles | أكد علم القذائف أن الذخيرة التي استخدمت لقتلها كانت يدوية الحشو |
Onu öldürmek zorunda kalacağımı sanmıyorum. Sadece o güzel suratı iyice dağıtacağım. | Open Subtitles | لا أظن أننى مضطر لقتلها فقط سأحوّل هذا الوجه الجميل لقطعة هامبورجر |
Onu öldürecek kadar yüksek değil ama bu onu yavaşlatırdı. | Open Subtitles | .ليس بعلو كافي لقتلها ولكنه بالتأكيد سوف يبطىْ من سقطوها |
Kocaman, korkunç bir bayan var heykele kovalıp onu öldürmeye çalışıyor. | Open Subtitles | هناك سيدة كبيرة مخيفة مطاردة فتاتك حتى التمثال، في محاولة لقتلها. |
Değerli eşyalarını yaşlı bir rehinciye sattıktan sonra gitgide daha da umutsuz hâle gelince, kadını öldürme ve soyma planı yapmaya başlıyor. | TED | ولأنه يائس على نحو متزايد بعد بيع آخر الأشياء الثمينة لديه إلى مرابية مسنة، عزم على خطة لقتلها وسرقتها. |
Hey, işte kızımız tekrar çıktı. Onu öldürmeyi düşünmüyordum ama planlar değişti. | Open Subtitles | ظهرت بنتنا مرة اخري أنا لم اكن أخطّط لقتلها |
Çünkü Onu öldürmek istedim, çünkü adamlarımı Kansas'a öldürmek için gönderdim. | Open Subtitles | لإني كنتُ أريدها أن تموت لإني أرسلت رجالي لقتلها في كانساس |
Onu öldürmek için birini kiraladığımı düşünmüyorsanız. | Open Subtitles | الا اذا كنت تظن اننى استأجرت احدا لقتلها |
öldürmek için birini tuttun, Kahinlerin göreceğini bilerek. | Open Subtitles | لذا إستأجرت شخص ما لقتلها وأنت تعرف تماما أن المتنبئين سيرون هذه الجريمة |
Vücudunda onu öldürecek kadar metamfetamin varmış zaten. | Open Subtitles | كان هناك بما يكفي من الميثامفيتامين في نظامها لقتلها |
- Onu öldüreceğin... ilk saniyede, seni öldürecek yeterli zamanım olur. | Open Subtitles | ـ في الثانية.. ما يتطلبه الأمر بالنسبة لك لقتلها. سيكون لي وقتاُ لقتلك. |
Yarın manşetlerde, annenin seni, onu öldürmeye sevk ettiğini yazacak. | Open Subtitles | وغدا في العناوين البارزه سيقولون امك الغاليه دفعتك لقتلها |
Katilin öldürme sebebi her ne ise mücevher dolusu bir çantayı bırakması, aptallık olurdu. | Open Subtitles | أياً كان دافع القاتل لقتلها كان سيكون أحمقاً لو ترك علبة مجوهرات ثمينة تفلت منه |
Hey, işte kızımız tekrar çıktı. Onu öldürmeyi düşünmüyordum ama planlar değişti. | Open Subtitles | ظهرت بنتنا مرة اخري أنا لم اكن أخطّط لقتلها |
Bu kadını güvende tutmanın en iyi yolu onu öldürmenin bir yolunu bulmak. | Open Subtitles | لا,أفضل طريقة للحمايتها هو أن نجد ماهي أفضل طريقة لقتلها. |
Onun ismi Wakita Masako çalıştığı gece kulübündeki arkadaşını.... ...öldürmekten dolayı aranıyordu. | Open Subtitles | اسمها واكيتا ماساكو وكانت مطلوبة لقتلها زميلها عندما كانت تعمل في النادي الليلي |
Sonra da Maria'yı öldürdüğü için teşekkür ettin mi? | Open Subtitles | . أنت صافحت يد العاهرة القاتلة هل شكرتها بعد ذلك لقتلها " ماريا " ؟ |
- ...bıçakla öldürüldüğünü mü söylüyorsunuz? - Aynen öyle. | Open Subtitles | وأنــت تخبرنـي بأن هــذهـ السكينـة إستخدمــت لقتلها |
Biri O'na bunu yapması için para ödemiş. Annemi öldürmen için seni kim tuttu? | Open Subtitles | هناكَ أحد إستأجره لقتلها من أستأجركَ لقتلها؟ |
Evet, gerekiyordu, çünkü sende onu öldürebilecek cesaret yoktu. | Open Subtitles | ,بل كان لأنك لم تمتلك الشجاعة لقتلها بنفسك |
Tuttuğumuz ilk suikastçi kimseyi öldürmediği için ikinci suikastçiyi ilk suikastçiyi öldürmesi için gönderdik sonra da ilk suikastçi ikinci suikastçiyi öldürdü. | Open Subtitles | الذى أرسل لقتلها الذى لم يقتل أحداً حتى إستأجرنا القاتل الثانى ليقتلها |
Yazık oldu. Çok hoş bir kızdı. Sonra onu öldürmem gerek. | Open Subtitles | يا للعار ، كانت فتاة لطيفة حقا ، سأضطر لقتلها لاحقا |