Ortada kactigina dair bir delil yok, ama yine de, polise ve sosyal servise haber verdim. | Open Subtitles | لا توجد أي بينة على هروبه لكن بالتأكيد لقد أبلغت الشرطة والخدمة الاجتماعية |
Psikiyatriye haber verdim, üç polisle konuştum ve kaza raporu doldurdum. | Open Subtitles | إذاً .. لقد أبلغت القسم النفسي وتحدثت لثلاثة من الشرطة وملأت بلاغ حادثة |
Eczanedeki karışıklıktan sonra İnsan Kaynakları'na rapor verdim. | Open Subtitles | لقد أبلغت الموارد البشرية عن ذلك الأمر الحاصل في الصيدلية |
En üsttekilere bile rapor verdim. | Open Subtitles | لقد أبلغت الرؤساء عن الحدث |
Onu ihbar ettim ve öldürüldü. | Open Subtitles | لقد أبلغت عنها، وهذا تسبب في مقتلها |
Michael, onu federallere ihbar ettim. | Open Subtitles | مايكل ، لقد أبلغت الفيدرالين عنه؟ |
Donanma Bakanlığını(SECNAV) Bay Leonida'nın ölümünün son derece şüpheli olduğu konusunda bilgilendirdim. | Open Subtitles | لقد أبلغت البحرية أن مقتل السيد في إشتباه كبير |
- Merkeze haber verdim. | Open Subtitles | لقد أبلغت المكتب الرئيسي |
Ailesine çoktan haber verdim. | Open Subtitles | لقد أبلغت العائلة المباشرة |
Casey'ye haber verdim. | Open Subtitles | لقد أبلغت (كايسي). |
En üsttekilere bile rapor verdim. | Open Subtitles | لقد أبلغت الرؤساء عن الحدث |
İspiyonladın mı? Hayır. Magda'nın babasını sivil polise ihbar ettim. | Open Subtitles | كلا، لقد أبلغت عن والد للشرطة السرية. |