"لقد أصبح" - Translation from Arabic to Turkish

    • başladı
        
    • artık
        
    • olmuş
        
    • haline geldi
        
    • kaldı
        
    • gittikçe
        
    • hal aldı
        
    • hale geldi
        
    Eğlence olarak başladı, korkunçlaştı ve sonra sadece bir ihtiyaç oldu. TED لقد بدأ الأمر كتسلية، لقد أصبح مخيفاً، وبعد ذلك، صار ضرورياً.
    Bana bak. Jake yavaş,yavaş sikmaya başladı. Open Subtitles اصغ إلي ، لقد أصبح جاك الآن مثال للإحراج
    Annem bugün boşanma belgelerini doldurdu. artık resmi olarak dağılmış bir yuvadan geliyorum. Open Subtitles ملأت أمّي أوراق الطلاق اليوم, لقد أصبح الأمر رسمياً, أتيتُ من بيت محطّم.
    Jonah Miller, artık sen geçim mücadelesi veren bir yapımcı değilsin. Open Subtitles جوناه ميلر لقد أصبح الأمر رسميا لم تعد مصورا هاويا واو
    Budd, tatlım, tuvalet yine yapacağını yaptı. Her tarafa b*klu su olmuş. Open Subtitles بد ، لقد أصبح الحمام فى فوضي فالمياه القذرة تلوث أرضية الحمام
    Vücudumun bir parçası, hislerimin bir uzantısı olmuştu ve bir zaman sonra resmi fotoğrafımın bile bir parçası haline geldi. TED لقد أصبح جزءاً من جسدي، امتداداً لحواسي، وبعد مرور بعض الوقت، فإنه أصبح جزء من صورتي الرسمية.
    Onu defedeceğim. Ama unut gitsin. Hepsi mazide kaldı. Open Subtitles سأتخلّص منه، لكن إنس أمره، لقد أصبح من الماضي.
    Size şunu söyleyeyim, işler gittikçe kötüleşiyor. Open Subtitles أنا أخبرك، لقد أصبح الأمر أسوء خلال هذه السنوات الماضية
    Dün onu ilk aradığından beri çekilmez bir hal aldı. Open Subtitles لقد أصبح لا يطاق منذ أن اتصلت به هو أولا بالأمس
    Sirius, loş hale geldi ve ay katliam renginde parlıyor. Open Subtitles لقد أصبح ضوء نجم الكلب التوأم ضعيفاً للغاية و القمر أصبح أحمر كالدم
    Bütün o yıkıcı davranışlar, çocuklarımıza örnek olmaya başladı. Open Subtitles كل ذلك السلوك المدمر لقد أصبح نموذجاً يحتذى به بالنسبة لأطفالنا
    Tanrım, Iceman saçmalamaya başladı. Open Subtitles انة لا يعرف أين هو، يااللهي، لقد أصبح مجنونا هنالك
    Çok belalaştı,saçı bile dökülmeye başladı. Hayır, bu güzel. Open Subtitles لقد أصبح شريرا جدا لدرجة أنه بدأ بفقدان شعره جميل جدا
    Kullan-at toplumunun artık önüne geçilemez, tüm dünyaya hakim oldu. TED مجتمع المرميات لا يمكن احتوائه لقد أصبح عالمياً
    Çocuklar artık, düşmanın menzili içinde olduklarını öğrendi. Open Subtitles هكذا كانوا يعلمون الأطفال فى المدارس : لقد أصبح العدو داخل مجال الأشتباكات الجوية معنا
    Kendiniz bakın. Burası artık bir müze. Open Subtitles و الأن , إنظرى بنفسك . لقد أصبح متحف الأن
    Ömrünün sonlarına doğru rahip olmuş ve yaptığı pis işlerden uzaklaşmış. Open Subtitles لقد أصبح راهب في نهاية حياته و تاب عن طريق الشر
    aşırı korumacı olmuş. Uyumayı bırakmış. Yavrulara bakarken bir nevi uyuklarmış. TED لقد أصبح حاميًا لتلك الأرانب الصغيرة، فكان يمتنع عن النوم وكان يغفى أحيانًا وهو يعتني بها.
    Ama olan olmuş. O daha 17 yaşında. Open Subtitles لا يمكن تغيير الواقع، لقد أصبح عمره 17 عاماً.
    Birden okullarda ve iş yerlerinde konuşmaya değer bir konu haline geldi. TED فجأة، لقد أصبح موضوع يستحق المناقشة في المدارس وفي أماكن العمل.
    Asiler çaresiz kaldı. Birkaç hafta daha açlık çeksinler de... Open Subtitles لقد أصبح المتمردون بائسين، بضعة أسابيع من المعاناة..
    Yani, kızlar sizi bulmak gittikçe zorlaşıyor. Open Subtitles لقد أصبح من الصعب إيجادكن يا فتيات
    Bunu kendim yapmaya başladığımda zavallı bir hal aldı. Open Subtitles لقد أصبح مثيراً للشفقة عندما اضطررتُ بأن أقوم به بنفسي
    Operasyondaki insiyatifini koruması neredeyse imkansız hale geldi. Open Subtitles لقد أصبح من شبة المستحيل السيطرة علي السلطة التقديرية التشغيلية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more