O koridora dönmen gerekiyor. Küçük kızı orada tek başına bıraktın. | Open Subtitles | عليكِ أن تعودي إلى الرواق لقد تركتِ تلك الفتاة الصغيرة، لوحدها |
Çocuğu yalnız bıraktın..., ...ve onu yatağa bağlamaya gerek yok artık. | Open Subtitles | لقد تركتِ الطفلة وحيدة ،وظنّت أنهُ لم يعد علينا ربطها بسريرها |
Demin benimle konuşmak istediğini söyleyen bir mesaj bıraktın. | Open Subtitles | لقد تركتِ لي رسالة لتوّك أنه يريد التحدّث إليّ |
şu makyaj malzemesini bırakmışsın onu getirdim. | Open Subtitles | لقد تركتِ علبة التجميل هذه وأردت أن اُعيدها لكِ |
Bana yarım bi mesaj bırakmışsın numaranın yarısıyla birlikte | Open Subtitles | لقد تركتِ لى رسالة غير كاملة ولم أعرف رقمك. |
Günlüğünü eski odanda yani benim yeni odamda unutmuşsun. | Open Subtitles | لقد تركتِ مذكراتكِ فى غرفتك القديمة و هى غرفتى الجديدة |
O salakların senle dalga geçmesine izin veriyorsun. | Open Subtitles | لقد تركتِ البلهاءَ يَفرُون جاعِلينَكَ تُخْفِق |
Dün gece evimde bir sürü eşyanı bıraktın cüzdanın, küpelerin ve bir ayakkabı. | Open Subtitles | لقد تركتِ القليل مِن الأغراض في منزلي الليلة الماضية. |
Sen bu takımı aylar önce bıraktın ama şimdi geri gelip, sanki hiç bırakmamışsın gibi mi davranıyorsun? | Open Subtitles | لقد تركتِ هذا الفريق لشهور والآن تعودين, وكأن شيئآ لم يحصل؟ |
Bir oto yıkamacısı satın alma niyetinde olduğumuza dair sesli bir kanıt bıraktın az önce. | Open Subtitles | لقد تركتِ دليل مسجّل لنوايانا بشراء مغسلة السيارات تلك. |
Kapıyı açık bıraktın. - Benim için kapatır mısın lütfen? | Open Subtitles | ـ جيّد، لقد تركتِ الباب مفتوحاً ـ هل يمكنك أن تغلقه لأجلي، رجاءً؟ |
Etik nedenlerden ötürü sevdiğin işi bıraktın. | Open Subtitles | لقد تركتِ مهنةَ تحبينها لأسبابٍ أخلاقية. |
Bana üç mesaj bıraktın ama ben arayınca cevap vermiyor musun? | Open Subtitles | أين كنتِ؟ لقد تركتِ لى ثلاثة رسائل، ثم لم تجيبي على الهاتف عندما عاودة الإتصال بك؟ |
Dün akşam her şeyini burada bırakmışsın. | Open Subtitles | لقد تركتِ كل حاجياتكِ هنا الليلة الماضية |
Bu arada, tekila şişeni onun evinde bırakmışsın. | Open Subtitles | بالمناسبة، لقد تركتِ التكيلا خاصتكِ في منزله. |
Tüm gece araba ışıklarını açık bırakmışsın. | Open Subtitles | لقد تركتِ ضوء السيارة مشتعل طوال الليل. |
Anne, kapıyı açık bırakmışsın. | Open Subtitles | أمّي، لقد تركتِ البابَ مفتوحاً |
Tüm gece araba ışıklarını açık bırakmışsın. | Open Subtitles | لقد تركتِ ضوء السيارة مشتعل طوال الليل. |
Sam, bisikletini yine dışarıda bırakmışsın. | Open Subtitles | (سام)، لقد تركتِ درّاجتكِ في الخارج مرّة أخرى |
Hoş geldin. Laptopunu açık unutmuşsun. | Open Subtitles | لقد تركتِ حاسبكِ النقّال مفتوحاً |
Pasaportunu burada unutmuşsun. Bir haftadır New York'ta olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | متفاجئة قليلاً لقد تركتِ جواز سفركِ هنا |
Cep telefonunu alt katta unutmuşsun. | Open Subtitles | لقد تركتِ هاتفكِ في الطابق السفلي |
Bu Lorraine'in. Eşyalarının burada tozlanmasına izin veriyorsun. | Open Subtitles | انه يخص لورين لقد تركتِ اشيائها تلتقط الغبار هناك |