"لقد تعرضت" - Translation from Arabic to Turkish

• uğradım
• uğradı
• maruz kaldım
• geçirdim
• yedim
• geçirdi
• uğramış
• trafik

Saldırıya uğradım. Uyandığımda buradaydı.
لقد تعرضت للهجوم ووجدته هناك عندما أستيقظت

Geçtiğimiz yıl kendi evimde saldırıya uğradım.
في العام الماضي لقد تعرضت للهجوم في بيتي

CTU saldırıya uğradı ama hâlâ işimizi yapıyoruz.
لقد تعرضت الوحدة للهجوم ولكننا لازلنا نقوم بعملنا

Babanla ve makinesiyle çalıştığım sürece, ...o enerjiye maruz kaldım ve oldukça canlandırıcıydı.
طوال الوقت كنت أعمل مع والدك وآلته، لقد تعرضت لتلك الطاقة، وكان مبهجة.

- Sadece küçük bir kaza geçirdim. - Ne halt oldu?
لقد تعرضت لحادث بسيط - ما الذي حدث بحق الجحيم ؟

- Joe, gunluk dayagimi yedim zaten.
لقد تعرضت للضرب بما يكفي في يومِ واحد

Bir araba kazası geçirdi. Oğlu ve kocasının öldüğü.
لقد تعرضت لحادث سيارة زوجها وأبنها قد توفيا

Bu kız saldırıya uğramış. Polise bildirmeliyiz.
لقد تعرضت هذه الفتاة لهجوم وهذا بالنسبة لي يستلزم الشرطة

Hapiste birçok kez cinsel tacize uğradım.
لقد تعرضت للاعتداء الجنسي في السجن العديد من المرات

Ben cinsel tacize uğradım, sen de kötü muamele görüyorsun!
لقد تعرضت للتحرش، ولكنهم لم يعاملواك أيضا.

uğradım. Tecavüze uğradım. Bu saçmalık.
ـ بالطبع، لقد تعرضت ـ هذا جنون

Denizaltı, güvenliğin daha sağlam olacağı bir Deniz Kuvvetleri üssünde değil de... sivil bir limanda bakım yapılırken saldırıya uğradı.
لقد تعرضت الغواصة للهجوم عندما كانت راسية بميناء مدني وليس على ميناء حربي حيث

Dün gece üç aracımız saldırıya uğradı.
لقد تعرضت ثلاث من سياراتنا للهجوم ليلة أمس.

Tecavüze uğradı ve beyni üzerini bu hayalle örttü.
لقد تعرضت للإغتصاب؛ وعقلها حول تلك الواقعة

Çoğunlukla, sadece suçlandığımdan dolayı değil, bağılarak ve taciz edilerek lekelendim ve işkenceye maruz kaldım.
ولكن ليس بالذي اتُّهمت به , لقد تعرضت للمضايقة , تم الصراخ في وجهي تشوهت سمعتي و تعرّضت للتّعذيب

Dang hummasına maruz kaldım, bu da o bölgelerde yaygın olan bir hastalık.
لقد تعرضت لحمى الضنك، مرض منتشر في المنطقة.

Nükleer santraldeyken zaten radyasyona maruz kaldım.
لقد تعرضت للإشعاع بالفعل في محطة الطاقة.

Her tarafın ağrıyor olmalı. Oldukça uzun ve aslına bakarsan hayal kırıklığıyla dolu bir gün geçirdim.
لقد تعرضت ليوم طويل و مخيب للآمال نوعاً ما

100 kere panik atak geçirdim ben. Bu panik atak değil.
لقد تعرضت للمئات منها، هذه ليست نوبة هلع

İtilik kakılmak mı? Yumruk yedim be!
لقد تعرضت للضرب

Tüm ailesi ile birlikte çok kötü bir trafik kazası geçirdi.
لقد تعرضت لحادث سيارة فظيع ، هى و كل عائلتها

Malınız biraz hasara uğramış.
-أتوجد مشكلة ؟ لقد تعرضت بضاعتك إلى بعض الأذى