"لقد ذكرت" - Translation from Arabic to Turkish

    • bahsettim
        
    • bahsetmiştin
        
    • bahsettin
        
    • bahsetmişti
        
    • söylemiştin
        
    • bahsettiniz
        
    • bahsetmişsiniz
        
    • bahsetti
        
    • söylemişti
        
    • söylemiştiniz
        
    • söz etmiştiniz
        
    • söyledin
        
    • söyledim
        
    • bahsi geçti
        
    • bahsetmiştim
        
    Şimdiye kadar Anonymous hacker grubundan bahsettim politik olarak motive edilmiş hacker grubu. TED لقد ذكرت حتى الأن مجموعة المخترقين "مجهول" و هم مجموعة قرصنه موجهه سياسيا.
    Ayrıca birleşik milletler savunma cemiyetinden ve uçağın bombalanmasından bahsetmiştin. Open Subtitles لقد ذكرت أيضا جبهة الدفاع الوطنية المتحدة والقنابل على الطائرات.
    Peder, ölü için dua ederken bir Damien Karras'tan bahsettin. Open Subtitles أبتي .. لقد ذكرت داميان كاراس في صلاتك على الموتى
    İki ay önce bahsetmişti ben de not ettim. Open Subtitles لقد ذكرت ذلك لي قبل شهرين ، ودونتها عندي
    Hayır, hayır, bir dakika. Burada kilitli olduğumuzu söylemiştin. Open Subtitles لقد ذكرت أن المكان هنا مغلق, فكيف قد خرجت اذا؟
    Fakat bunun için konuşmanızda, arama ve kurtarma amaçlı yan proje olarak bahsettiniz. Ve onun burnunda bir kamera var. TED ولكن بالنسبة لهذا، لقد ذكرت في حديثك كمشروع ثانوي، البحث والإنقاذ، ولدى الروبوت كاميرا على مستوى أنفه.
    E- postalarınızda Prens Ömer ve suikasttan bahsetmişsiniz. Open Subtitles لقد ذكرت الامير عمر و الاغتيال فى رسائلك الالكترونية لماذا؟
    Bugün burada sadece üç tanesinden bahsettim: Her zaman adapte edin, çocuklarınızı yetkilendirin, hikayenizi anlatın. TED لقد ذكرت ثلاثة فقط اليوم: تكيفوا طوال الوقت، مَكّنوا الأطفال، احكوا قصتكم.
    Richard Preston: Evet, doğru. Dünyanın en uzun ağacı olan Hyperion'dan bahsettim. TED ريتشاريد برستون : نعم , لقد ذكرت "هيبيريون " أطول أشجار العالم
    Ben entrika falan önermedim. Okulda öğretilen bir muhasebe teorisinden bahsettim. Open Subtitles لم أقصد خطة لقد ذكرت مجرد نظرية محاسبية أكاديمية بسيطة
    Metroda bir adamdan bahsetmiştin hatırlıyor musun? Open Subtitles فى المترو .. لقد ذكرت شخصاً .. هل تذكر هذا؟
    Geçen gece kızının psikiyatra gittiğinden bahsetmiştin. Open Subtitles لقد ذكرت في الليلة الماضيـة بأن إبنتك ذهبت إلى طبيب نفسي
    Jimmy, tarafsizlik prensibinin Vikipedi'nin basarisinda cok onemli oldugundan bahsettin. TED جيمي، لقد ذكرت أن الحياد هو مفتاح نجاح ويكيبيديا.
    Ancak şimdi aklıma geldi de geçen gün saçından bahsetmişti. Open Subtitles لكنني الآن أفكر في الأمر لقد ذكرت أمر شعرها في اليوم التالي
    Bana bak. Borularla ilgili bir şeyler söylemiştin. Open Subtitles اسمعني، لقد ذكرت سابقا شيئا يتعلق بالأنابيب؟
    Ona Deneme Bir Programı'ndan bahsettiniz mi? Open Subtitles لقد ذكرت له شيئاً أيضاً "عن برنامج "جرب واحدة
    Mektubunuzda Jonathan'ın bazı eşyalarından bahsetmişsiniz. Open Subtitles لقد ذكرت فى خطابك بعض الاشياء عن جونسون
    Kar aracı kullananların takıldığı otoyolda s.kindirik bir buluşma olacağından bahsetti. Open Subtitles لقد ذكرت ذلك بالتفصيل مخرج فوق قمة التل عند الطريق السريع فى المكان عند حديقة الثلج المتنقلة
    Fransız kadın, ekibinin Kara Kaya'dan döndüğünü söylemişti. Open Subtitles لقد ذكرت المرأة الفرنسية شيئاً عن عودة فريقها من الصخرة السوداء.
    - Orada eski eşyalar olduğunu söylemiştiniz. - Teyzemin. Open Subtitles لقد ذكرت ان هناك اثاث قديم هناك نعم, لخالتى
    Cesedin yanında tahtadan oyulmuş bir sopanın bulunduğundan söz etmiştiniz, albayın Hindistan hatıralarından biri mi? Open Subtitles لقد ذكرت عصا خشبية يدوية الصنع وجدت قرب الجثّة أهي واحدة من تذكاراته الهندية؟
    Dur bir dakika. Tekine 100 sterlin teklif ettiğini söyledin? Open Subtitles انتظر لحظة لقد ذكرت أنه عرض 100 جنيه للمقعد الواحد ؟
    Doğru çıkan birkaç şey söyledim. Open Subtitles لقد ذكرت بعض الأشياء التي تحققت فيما بعد
    - Havuzun bahsi geçti. - Ne? Temyiz ediyorum. Open Subtitles ايها الحكم تحسب لقد ذكرت حمام السباحة
    Biraz önce size müziğin somut olduğu için farklı bir yetenek olduğundan bahsetmiştim. TED لقد ذكرت في وقت سابق حقيقة أن الموسيقى هي قدرة مختلفة لأنها مجردة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more