| Bak, sadece canım sıkılıyordu ve gittim. Bunu daha kaç kez söylemem gerekiyor? | Open Subtitles | لقد ذهبت الى هناك لأني اريد، كم من مرة يجب أن أخبرك هذا؟ |
| Sonra polisi aramak için Connie Pizza'nın önündeki ankesörlü telefona gittim. | Open Subtitles | . احمق لقد ذهبت الى الهاتف الذي عند محل كانوي للبيتزا |
| Elli tonluk bir tank olmadan gidilemeyecek yerlere gittim. | Open Subtitles | لقد ذهبت الى أماكن لايزحف اليها الا بالدبابات الثقيلة |
| Evet, bir çiftliğe gittim. Akrabaları ziyaret etmek istedim. | Open Subtitles | نعم, لقد ذهبت الى مزرعة, كنت ارغب فى زيارة بعض الأقارب هناك |
| Yaklaşık altı ay önceydi, Postahaneye onunla birlikte gitmiştim. | Open Subtitles | كان ذلك منذ 6 أشهر لقد ذهبت الى مكتب البريد معه |
| Dong Wook'la buluşacakken bile Chuncheon'a gitti. | Open Subtitles | لقد ذهبت الى تشان تشون فى الوقت الذى كان لديها موعد فيه مع دونج ووك صحيح |
| Böylece onunla Disneyland'a gittim. | Open Subtitles | لقد عدتي الى لمنزل لذا، لقد ذهبت الى ديزني لاند معه |
| Evine gittim. Bir bekar evi. Orada hiç kimse yoktu. | Open Subtitles | لقد ذهبت الى بيتك انها كشقة عازب ولم يوجد احد هناك |
| Radyoda duyduğum her maça gittim. | Open Subtitles | لقد ذهبت الى كل الماتشات لقد سمعتهم حتى فى الراديو |
| Dinlediğim her maça gittim. Sadece kafamın içinde canlandırarak. | Open Subtitles | لقد ذهبت الى كل ماتش سمعت عنة أتخيلهم مراراً ومراراً فى رأسى |
| Radyoda duyduğum her maça gittim. | Open Subtitles | لقد ذهبت الى كل الماتشات لقد سمعتهم حتى فى الراديو |
| Dinlediğim her maça gittim. Sadece kafamın içinde. | Open Subtitles | لقد ذهبت الى كل ماتش سمعت عنه اتخيلهم مرارا ومرارا فى راسى |
| Hayır, garaja gittim. Arabanın yerinde yeller esiyordu. | Open Subtitles | لا, لقد ذهبت الى المراب لا يوجد شيئ هناك |
| İçeri odaya gittim, baktım bu kendi kendine oturmuş bir şeyler anlatıyor. | Open Subtitles | لقد ذهبت الى الغرفة الأخرى ووجدته جالساً هناك يتحدث الى نفسه ماذا حدث ؟ |
| - Az önce okula seni bulmaya gittim, Bevin de çıktığını söyledi. - Tabi. | Open Subtitles | هـاي, لقد ذهبت الى المدرسة للبحث عنكي, و بايفن قالت أنكي غادرتي. |
| Kendisini almaya evine gittim, ama kapıyı açmadı. | Open Subtitles | لقد ذهبت الى بيتها لأخذها معي لكنها لم ترغب بأن تفتح الباب |
| Günün birinde okula gittim ki, artık kimsenin ilgisini çekmiyordum. Unutulup gitmişti. | Open Subtitles | لقد ذهبت الى المدرسة في يوماً ما ولم أكن مصدر أهتمامهم |
| Mısır'a gittim. Çıplak ayakla yürüdüm, her şeyi yaptım. | Open Subtitles | لقد ذهبت الى مصر لقد كنت سأذهب حافية القدمين و كل شيء |
| Dört yıl önce falan doğum gününe gitmiştim. Ev hazır çorba gibiydi. | Open Subtitles | لقد ذهبت الى هناك منذ اربعة اعوام وكانت الرائحة فى عيد ميلادها مثل الحساء فعلا |
| Tokyo'ya gitmiştim. | Open Subtitles | لقد ذهبت الى طوكيو وهم يبيعون ملابس الفتيات الصغيرات |
| 5 yıl önce Caracas'a gitti. | Open Subtitles | لقد ذهبت الى كاراكاس قبل 5 سنوات. |