Onları gördüm. Okaliptüs ağaçlarının orada, bir arabada beş kişi var. | Open Subtitles | لقد رأيتهم ، سيارة بها خمسة رجال توقفت بجوار أشجار الأوكاليبتوس |
Onları gördüm. Okaliptüs ağaçlarının orada, bir arabada beş kişi var. | Open Subtitles | لقد رأيتهم ، سيارة بها خمسة رجال توقفت بجوار أشجار الأوكاليبتوس |
Onları gördüm çukurlar açılırken Kozielsk'teydim. | Open Subtitles | لقد رأيتهم لقد أخرجت من القبور أصدقاءً كانوا معي في كوزليسك |
Onları önümdeki arabada gördüm. Onları gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيتهم بسيارة أمامي، وقد رأيتهم بالساحة |
Bir adaptörümüzün olduğunu biliyorum. görmüştüm onu. | Open Subtitles | أنا متأكد أننا لدينا وصلات للسدادة لقد رأيتهم |
Dün Onları gördüm... | Open Subtitles | ولا تأخذها ابدا لمتنزه الكلاب لقد رأيتهم بالأمس |
Geçen Onları gördüm, onlar da yakışıklı değil. | Open Subtitles | لقد رأيتهم اليله الماضيه انهم ليسو اِلافضل |
Daha fazlası olduğunu biliyorum. Onları gördüm. | Open Subtitles | حسناً، أعلم أن هناك المزيد منهم لقد رأيتهم. |
Onları gördüm. Orada büyük bir aileler hem de. | Open Subtitles | لقد رأيتهم هناك، كأنهم عائلة كبيرة سعيدة. |
Doğruymuş! Onları gördüm. | Open Subtitles | الأمر حقيقى ، الأمر حقيقى . لقد رأيتهم . |
Her yeri batırdılar. Onları gördüm. | Open Subtitles | قلبوها رأساً على عقب ، لقد رأيتهم |
- Özellikle bundan bahsetti. - Hayır, Onları gördüm. | Open Subtitles | لقد ذكرها بشكل محدّد كلا لقد رأيتهم |
Onları gördüm! Çocuğun annesi ona yardım etti. | Open Subtitles | لقد رأيتهم أم هذا الطفل ساعدته |
Metroda Gördüm onları, Aramaya git! | Open Subtitles | لقد رأيتهم في المترو، اذهب وابحث عنهم. |
Gördüm onları, Richard! Lütfen, izin ver ben süreyim. | Open Subtitles | لقد رأيتهم للتو رجاء, دعني أقود |
Buradalar! Gördüm onları! Canavarlar geldiler! | Open Subtitles | إنهم هنا, لقد رأيتهم وحوش |
Adaptörümüz olduğunu biliyorum. görmüştüm. | Open Subtitles | أنا متأكد أننا لدينا وصلات للسدادة لقد رأيتهم |
Evet, onları görmüştüm. Henüz hiçbiriyle tanışmadım. | Open Subtitles | أجل , لقد رأيتهم بالداخل ولكنني لم أقابلهم بعد |
Onları gördün bile. Buradan canlı çıkamazsın. | Open Subtitles | لقد رأيتهم بالفعل لا يمكنني أن أتركك تغادرين حية |
Onları gördünüz komutanım. Onları öldüremiyoruz. | Open Subtitles | لقد رأيتهم على الطبيعة سيدي لا يمكننا قتلهم |
Vahşi doğada onları izledim ve her şey sadece birkaç saniye sürüyor. | TED | لقد رأيتهم يمارسونة فى البرية وينتهى فى غضون ثوانى. |
Üçü beraber, gördüm. | Open Subtitles | الثلاثـة هنـاك سويّـة. لقد رأيتهم |