"لقد سئمتُ" - Translation from Arabic to Turkish

    • bıktım artık
        
    • bıktım usandım
        
    • sıkıldım artık
        
    • işim bitti
        
    • uğraşmaktan bıktım
        
    bıktım artık. Birisi bunun bedelini ödemeli. Open Subtitles لقد سئمتُ من هذا، وعلى أحدهم أن يدفع الثمن
    Herkesin bu adamın hayatıyla oynamasından bıktım artık. Open Subtitles لقد سئمتُ من مشاهدة الجميع يلعب بحياة هذا الرجل.
    Senin boklarınla uğraşmaktan bıktım usandım ve artık yapmak istemiyorum. Open Subtitles لقد سئمتُ من التعامُل مع كُل قذارتك. ولم أعُد أريد هذا بعد الآن.
    Bak ne diyeceğim, senin bu psikopat konuşmalarında bıktım usandım artık. Open Subtitles لقد سئمتُ من حديثكِ المختل عقليّاً، لقد سئمتُ من ذلك
    Sizinle bu oyunu oynamaktan sıkıldım artık Peder. Open Subtitles لقد سئمتُ هذه الألاعيب معك يا أبتاه
    İtilip kakılmaktan sıkıldım artık. Open Subtitles لقد سئمتُ دفعي على الدوام.
    Hadi gidelim. Ormanda işim bitti. Hadi gidelim. Open Subtitles هيا نرحل من هنا لقد سئمتُ الغابة ، هيا بنا
    Tanrım, bunları konuşmaktan bıktım artık. Open Subtitles يا ربّاه، لقد سئمتُ من مواصلة التحدّث حول هذا الموضوع.
    Hem ayrıca unuttun mu benim için aileler arası savaşta ikincil düzeyde zarar gördüğümü söylemiştin ve açıkçası ben bundan bıktım artık. Open Subtitles وأتذكّر قولكِ أنّي الضرر الجانبي في الحرب بين والديّ، وبصراحة، لقد سئمتُ مِن ذلك.
    Tanıştığım her erkek tarafından paspas muamelesi görmekten bıktım artık. Open Subtitles لقد سئمتُ مِن مُعاملتي كممسحة الأرجل مِن قبل كلّ رجل أقابله.
    Beni aldatıp durmanızdan bıktım artık. Open Subtitles لقد سئمتُ من انتظاركم لتخدعوني
    Seni olmayacağın birine çevirmek için uğraşmaktan bıktım, usandım. Open Subtitles لقد سئمتُ من السير نحو الحائط ذاته. محاولًا تحويلكَ إلى شخصٍ لن تكونيه أبدًا.
    Londralı kölelik karşıtlarının esirlerimizi damgaladığımızı iddia etmesinden bıktım usandım artık. Open Subtitles لقد سئمتُ وتعبتُ من سماع إدعاءات لندن للمؤيدون على القضاء على العنصرية بإننا نوسّم العبيد.
    Çelik adamı duymaktan bıktım usandım. Open Subtitles لقد سئمتُ من الإستماع لقصص الرجُل الحديدي.
    Beni devamlı taciz etmenizden bıktım usandım. Open Subtitles لقد سئمتُ من مُضايقتكم لي دوماً.
    sıkıldım artık bu laflardan. Open Subtitles لقد سئمتُ من سماع ذلك.
    Senin bu gizemli saçmalıklarından sıkıldım artık. Open Subtitles أتعرف... لقد سئمتُ قذاراتك المبهمة
    Bu sorgulamadan sıkıldım artık. Open Subtitles لقد سئمتُ من هذا التحقيق.
    Hayır tofusever Jianyu gibi davranmaktan sıkıldım artık. Open Subtitles لا. لقد سئمتُ التظاهر بأنني .(جيانيو)، رجل التوفو
    Daha fazla bu boka katlanamayacağım, dostum. Bu bokla işim bitti. Open Subtitles لن أقوم بهذا الهراء بعد الأن، لقد سئمتُ من هذا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more