"لقد صنعنا" - Translation from Arabic to Turkish

    • yaptık
        
    • yarattık
        
    • yazdık
        
    • yapmıştık
        
    Büyük planlar yaptık, sonraysa kanlı para için bunları sattı. Open Subtitles نعم، لقد صنعنا خطط عظيمة ثم باعنا من أجل مال
    Bir dizi araç daha yaptık ve güvenlik sertifikalarını aldık. TED لقد صنعنا المزيد من الأجهزة، وجعلناها مطابقة لمواصفات السلامة.
    Taşınabilir sinema yaptık. Öyle ki, küçük kasaba ve köylerde duran ve ülkenin enine boyuna her yerine giden bir kamyon. TED لقد صنعنا سينما متنقلة عربة يمكنها التجول في البلاد طولاً وعرضاً وتتوقف في القرى والبلدات الصغيرة
    Burada kendi küçük dünyamızı yarattık, Rohan. Open Subtitles لقد صنعنا لأنفسنا عالمآ صغيرآ هنا يا روهان
    Sebze Terminatörü Tavşan Canavar yarattık. Open Subtitles حسناً، لقد صنعنا أرنب وحشي ناهم للخضروات
    - Bu akşam tarih yazdık. - Buluşmanız her kimleyse anlayacaktır. Open Subtitles لقد صنعنا التاريخ الليلة أنا متأكد أيا كان من ينتظرك فسيفهم
    Kağıttan pikap yapmıştık, 200 tane elle döndürülerek çalışan kağıt pikap. TED لقد صنعنا مسجلًا ورقيًا... 200 مسجل ورقي.
    Doktoramı yaparken geçen 8 yıllık sürede 20 robot yaptık. TED إذاً، لقد صنعنا 20 روبوت في الثمان سنوات الأخيرة، خلال مدة حصولي على الدكتوراة.
    Altı dakikada kalçaları sıkılaştıracak program yaptık. Open Subtitles لقد صنعنا نسخة تجريبية عن طريق العمل لمدة ست دقائق يومياً.
    Burada detaylı bir model yaptık bu modele göre dünyanın dönüşü durma noktasına doğru ilerliyor Open Subtitles لقد صنعنا نموذجاَ مفصلاَ يفترض ان دوران الارض يتجه نحو التوقف الكامل
    Filmi yapılabilecek her şeyden harika bir film yaptık zaten. Geriye bir şey kalmadı. Open Subtitles لقد صنعنا كل شيئ بإمكانه أن يصبح فلم إلى فلماً عظيماً ، لم يتبقى شيئ
    İkimiz de hayatımızda çok büyük hatalar yaptık. Open Subtitles لقد صنعنا نحن الإثنان أخطاء كبيرة في حياتنا.
    Volski'lere şeref ve şan, Roma'lılara ise utanç getiren bir barış yaptık. Open Subtitles لقد صنعنا سلاماً ليس اقل شرفاً للفولشيين عن كونه خزياً للرومان
    Ejderhalara güvenebileceğimizi anladığımızda onlarla barış yaptık. Open Subtitles لقد صنعنا السلام مع التنانين عندما اكتشفنا بانه يمكننا الوثوق بهم
    Bir plan yaptık. Bir planımız vardı! Neden plana bağlı kalmadınız? Open Subtitles لقد صنعنا خطة, كان لدينا خطة, لماذا لم تلتزموا بالخطة؟
    Bir canavar yarattık ve onu dışarı saldık. Open Subtitles لقد صنعنا وحشاً ، وتركناه فى العالم طليقاً
    Arka planda kalmıştık, herkes tarafından reddedilmiş ve alaya alınan ama bir şey yarattık. Open Subtitles لقد أتينا من خلف الطرد و السخرية من الجميع و لقد صنعنا شيئا لأنفسنا
    Öyle deme. Fark yarattık biz. Şundan bir kadeh daha verir misin? Open Subtitles لا تقولي هذا، لقد صنعنا إختلافات أعطني بعض من هذا.
    "Ah, ama interneti kendi menfaatimiz için biz yarattık." TED لا تعتقد "أوه، لقد صنعنا الانترنت لفائدتنا"
    İkimiz özel bir dünya yarattık Open Subtitles لقد صنعنا عالمنا الخاص معاً ♪
    Aslında, buraya gelme nedenimiz bu. Bu bildiriyi yazdık. Open Subtitles حقيقة،هذا ما نحن هنا من أجله لقد صنعنا هذا الإعلان
    Gelde bizimle birlikte ye, oldukça fazla yapmıştık. Open Subtitles تعال هنا وتناول معنا, لقد صنعنا الكثير

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more