"لقد طلب مني" - Translation from Arabic to Turkish

    • istedi
        
    • Benden
        
    • istemişti
        
    • rica etti
        
    • teklif etti
        
    • sordu
        
    • istendi
        
    • istediler
        
    Ona zarar gelmemesi için, bunu hiç kimseye söylememi istedi. Open Subtitles لقد طلب مني أن أحتفظ بهذا سراً من أجل حمايتها.
    Ölmek üzere olan bir adamın bilincini birkaç saniyeliğine bile olsa açmamı istedi. Open Subtitles لقد طلب مني أن أُعيد رجل يحتضر إلى وعيه حتى ولو لفترة قصيرة
    İnan ya da inanma. Sana bir şey iletmemi istedi. Open Subtitles حسناً، أياً كان تؤمني بها أم لا، لقد طلب مني أن أقول لكِ
    Benden kayıtları almamı ve parayı size vermemi rica etti. Open Subtitles لقد طلب مني أن آخذ منك الشرائط و أعطيك المال
    Özel Ajan Pochee, Benden bir şey yapmamı istemişti. Orada mı, görüşebilir miyim? Open Subtitles لقد طلب مني العميل بوتشي إنجاز شئ له، هل هو موجود دعني أكلمه
    Geçen akşam teklif etti. Bu hafta sonu evlenmek istiyor. Open Subtitles أجل , لقد طلب مني الليلة الماضية ويريد أن نتزوج نهاية الأسبوع
    KB: O, hayır, hayır, hayır. Bana sağ elle yapıp yapamayacağımızı sordu. TED كيث بارى: كلا. لقد طلب مني استخدام يده اليسرى، ولكن الأمر مستحيل
    LG: Benden Liberya Uzlaşma Girişimine liderlik etmem istendi. TED ل.غ: لقد طلب مني أن أقود مبادرة المصالحة الليبيرية
    Posta odasındaki çocuklar bunu sana getirmemi istediler. Open Subtitles لقد طلب مني الأشخاص في غرفة البريد ان اجلب هذا لك
    Rex Stetson bir yere giderken kendisine refaket etmemi istedi. Open Subtitles لقد طلب مني تواً ان اذهب معه خارج المدينه في عطله نهايه الاسبوع
    İlk olarak nefes almamı istedi. Nefes almak. Open Subtitles لقد طلب مني في البداية أن اتنفس قبل اي شئ
    Evet... biri yapmamı istedi. Open Subtitles بالطبع هناك لقد طلب مني أن افعل ذلك هناك من اخبرني لك
    Yüzbaşı Tower, Benden oğlunuzun nerede olduğunu araştırmamı istedi. Open Subtitles لقد طلب مني الكابتن تاور أن أجري بعض التحقيقات عن أماكن اختباء تشارلي
    Eddie Ventro. Bay Travis sizi karşılayıp gezinizi ayarlamamı istedi. Open Subtitles إيدي فنترو لقد طلب مني السيد ترافيس أن أقابلك وأجهز حملتك
    Benden 4.000 Liret borç istemişti, ama ben 1 sent bile vermedim. Open Subtitles لقد طلب مني إقراضه 4.000 ليرة ولكني لم أعطه قرشاً واحداً تصرف جيد
    Hoşlandığı bir kızın aklını okuyup ona karşı bir şey hissedip hissetmediğini öğrenmemi istemişti. Open Subtitles لقد طلب مني قراءة أفكار فتاة معجب بها كي يرى شعورها نحوه..
    Telefonunun benim olduğunu söylememi o rica etti. Open Subtitles لقد طلب مني أن أتظاهر بأن هاتفك النقال كان لي
    Bana tekrar çıkma teklif etti, ben de evet dedim ardından ilk önce seninle konuşmam gerektiğini düşündüm. Open Subtitles حسنا, لقد طلب مني بالخروج معه مجددا و وافقت على ذلك ثم فكرت أنه يجب علي أن أتكلم معك اولا
    Bana plaj partisine onunla gelip gelmeyeceğimi sordu. Open Subtitles لقد طلب مني الذهاب معه إلى حفلة بيكر على الشاطيء
    Buraya gelip yaratmakla ilgili konusmam istendi. TED لقد طلب مني المجيء إلى هنا والحديث عن الابداع.
    Bir dakika. Benden de verimlilik listesi yapmamı istediler. Open Subtitles انتظري لحظة لقد طلب مني عمل قائمة أيضا ً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more