"لقد علمت ذلك" - Translation from Arabic to Turkish

• Biliyordum

Biliyordum! Başka türlü yapamayacağını Biliyordum.
لقد علمت ذلك لقد علمت أنّه ليس بإمكانكِ فعل ذلك

Baba, seni tekrar göreceğimi Biliyordum.
أبي لقد عرفت بأنّي سأراك مجدداً لقد علمت ذلك

Hayır, bahsetmedi. Elbette anlatmadı. Bunu Biliyordum.
لا لم تفعل ، بالطبع لم تفعل ذلك لقد علمت ذلك

Evet, Biliyordum. Bir şey yapmayacaksınız.
نعم , لقد علمت ذلك , انكم جميعًا لن تفعلوا شيئا حيال ذلك

Bunca zamandır Biliyordum bunu.
يا الهي , لقد كان محقاً لقد علمت ذلك عنكم طوال الوقت

Yaşıyor. Biliyordum, Biliyordum işte.
إنه على قيد الحياة لقد علمت ذلك, لقد علمت ذلك حقاً

Dalga geçiyorsun herhalde. Biliyordum!
لا بد انك تمزح معي لقد علمت ذلك

Biliyordum. Aynı saçlar aynı vücut şekli.
لقد علمت ذلك , نفس الشعر و نفس الجسم

İyi olacağını Biliyordum.
لقد علمت ذلك, علمت انكِ ستكوني بخير

- Biliyordum. Gözlerinde yine o bakış vardı.
- لقد علمت ذلك, فأنت تملك تلك النظرة في عينيك

- tam bir sahtekar - Biliyordum uzun zamandır Biliyordum ve insanları uyarmaya çalıştım seni ondan korumaya çalıştım.
- يالها من مخادعة - لقد علمت ذلك لقد علمت انها سوف تحصل وكان علي تحذير الناس

Evet. Sözünü tutamayacağını Biliyordum, kardeş. Biliyordum!
علمت أنك سوف تزوغ لقد علمت ذلك

Biliyordum! Evli bir kadın ağda yaptırmaya bu kadar sık gitmez.
لقد علمت ذلك ، إنها تقوم بإزالة الشعر " " بالشمع أكثر من إمرأة متزوجة عادية

Hastamı çalmaya çalışacağını Biliyordum.
لقد علمت ذلك , انت تحاول ان تسرق مرضاي

Biliyordum, işler sarpa saracak.
.لقد علمت ذلك... يبدو وكأن هذا سيتحول إلى شيءٍ مزعج

Ben bunu çoktandır Biliyordum.
لقد علمت ذلك من زمن

Biliyor musunuz? Biliyordum. Size demiştim.
لقد علمت ذلك, لقد اخبرتكم

Dostum, Biliyordum.
يا صاح, لقد علمت ذلك

Evet. Biliyordum.
نعم ، لقد علمت ذلك

O Brody'di. Biliyordum. Biliyordum.
هذا برودي، لقد علمت ذلك