Bu çok saçma. Bütün referanslarını kontrol ettim. Hepsi mükemmeldi. | Open Subtitles | لا أصدق ذلك، لقد فحصت كل مرجع إنها لا تخطئ |
Her şeyi iki kere kontrol ettim. Gitmeye hazırız. | Open Subtitles | لقد فحصت كل شىء أكثر من مرتين نحن مستعدون للذهاب |
Birleşmiş Milletler'in yıllıklarında 150... 130 toplumun demografik yapısına baktım. | TED | لقد فحصت مابين 130 إلى 150 مجتمع من خلال سجلات السكان السنوية بالأمم المتحدة |
Dosyalara baktım. Dr. Jackson ve bende alerji sebebiyle şiddetli burun iltihabı var. | Open Subtitles | لقد فحصت ملف د جاكسون وملفي لدينا مقاومة عالية لحساسية الجسم |
Tüm cesetleri inceledim, o yönde fiziksel bir kanıt yok. | Open Subtitles | لقد فحصت كل الضحايا لا يوجد دليل ملموس على الانتحار |
Sorduğun gibi buz çekirdeğinde bulunan bazı hücresel maddeleri test ettim. | Open Subtitles | كما طلبت, لقد فحصت بعض المواد اللاسلكية.. التي وُجدت بعينات الجليد. |
İsmini FBI veri tabanında arattım. | Open Subtitles | لقد فحصت أسمك عبر قاعدة بيانات مكتب التحقيقات الفيدرالية |
Helen Cantera'nın geçmişini araştırdım. | Open Subtitles | لقد فحصت خلفية هيلين كانتيرا هي اصلا من اريزونا |
İlaçları önce ve sonra kontrol ettim. | Open Subtitles | لقد فحصت وأعدت الفحص للدواء قبل أن أغادر |
Şirketin e-postalarını kontrol ettim ve şüpheli mesajları topladım. | Open Subtitles | لقد فحصت الإيملات المرسلة من الشركة واستخرج المشتبه فيه |
kontrol ettim, oradan gelmemiş. Sihirli bir şekilde ortaya çıkıvermiş. | Open Subtitles | لقد فحصت كل شيئ و لكنها لم تفعل لقد وصلت الي هنا بشكل عجيب |
Şu anda bir sorun kalmadı, envanterleri kendim kontrol ettim. | Open Subtitles | كل شيء بخير الآن لقد فحصت قائمة الجرد بنفسي |
İki olyıda çaprazlama kontrol ettim, ve iki olay arasında hiç bir bağlantı bulamadım, ikisi arasında kaçırılma belirtisi yok. | Open Subtitles | لقد فحصت و قاطعت كل المعلومات بين الحادثتين و وجدت علاقة بين القضيتين تشير الى ان كلا الحادثتين اختطاف |
Hırsızlığı öğrenir öğrenmez kayıtlarımızı kontrol ettim. | Open Subtitles | لقد فحصت السجلات بمجرّد معرفتي بعملية السطو |
Çiftci takvimine baktım. Bu bahar çamurlu geçecekmiş. | Open Subtitles | لا، لقد فحصت تقويم المزارعين ومتوقع أن هذا الربيع سيكون موحل |
Vogküre'den nasıl mahkûm kaçırılacağını öğrenmek için rehbere baktım. | Open Subtitles | بالمناسبة, لقد فحصت الدليل عن أفضل طريقة لإنقاذ سجين من فوجسفير |
Dün gece eve gelmedi..gideceği yerlere baktım | Open Subtitles | لم تأتى للمنزل بالأمس لقد فحصت كل الاماكن المعتادة |
Binlercesini inceledim,... ..ve, şimdiye kadar, konuşabilen sadece iki tane bulabildim. | Open Subtitles | لقد فحصت الألاف منهم طوال حياتي ، ولحد الان إكتشفت فقط إثنان يمكنهما التلكم |
Otopsiye gerek yok. Cesedi inceledim. | Open Subtitles | لاداعى للتشريح ,لقد فحصت الجثة بالفعل .. |
Şu mektup... Posta damgasını mikroskobum altında inceledim. | Open Subtitles | بخصوص هذه الرسالة لقد فحصت الختم البريدي بواسطة مجهري |
Grissom, çölden getirdiğiniz kurşunu test ettim. | Open Subtitles | غريسوم " لقد فحصت الرصاص " من ثلاثي الصحراء |
Çocuğun parmak izlerini sekiz kez arattım. | Open Subtitles | لقد فحصت بصمات الولد 8 مرات. |
araştırdım ve iz Illinois'de FBI sabıkasına işlenmiş bir tabancayla bağlantılı. | Open Subtitles | لقد فحصت الأمر، وتم إرسال البصمة إلي سجل جرائم مكتب التحقيقات الفدرالي في ولاية إلينوي. |
O elması üç farklı yerde kontrol ettirdim. | Open Subtitles | لقد فحصت الماس في ثلاثة أماكن. |