"لقد قابلت فتاة" - Translation from Arabic to Turkish

• bir kızla tanıştım

Sırf eğlencesine sokakta her gün şarkı söyleyen bir kızla tanıştım.
لقد قابلت فتاة تغنى فى الشارع كل يوم من اجل المرح

Güzel bir kızla tanıştım. Benimle evlenmesini isteyeceğim.
لقد قابلت فتاة لطيفة, و سأطلب منها الزواج

Ensende çizik var - - Evet bir kızla tanıştım.
لديك جرح على رقبتك نعم لقد قابلت فتاة في الملهى--

bir kızla tanıştım. Birbirimize aşığız. Bu çok güzel.
لقد قابلت فتاة ونحن واقعون في الحب لذا , هذا جيد جداً

O gece beni korumaya çalışan bir kızla tanıştım.
في هذه الليلة, لقد قابلت فتاة بشرية, حاولت أن تحميني

Komik, bugün bir kızla tanıştım.
هذا مُضحك ، لقد قابلت فتاة اليوم

Açıkmıştım, tamam mı? Bu arada fıstık gibi bir kızla tanıştım.
بالمناسبة ، لقد قابلت فتاة مدخنة مثيرة

Bugün bir kızla tanıştım. Yanlış kızla.
لقد قابلت فتاة اليوم الفتاة الخطأ

Bugün bir kızla tanıştım.
لقد قابلت فتاة اليوم

Bana "Dennis, dün gece bir kızla tanıştım" dedi.
و قال"دينيس... .." "لقد قابلت فتاة بالأمس"

Anne, bir kızla tanıştım!
لقد قابلت فتاة ! أمي ، لقد قابلت فتاة

Ben bir kızla tanıştım, ve onun adı, Anjaani.
" لقد قابلت فتاة أسمها أنجاني "

Aslında bir kızla tanıştım.
في الواقع لقد قابلت فتاة.

Hiçbir şey. bir kızla tanıştım.
لا شيء, لقد قابلت فتاة

- Devon'da bir kızla tanıştım.
لقد قابلت فتاة في ديفون

Hayat boyu en iyi arkadaşım ve şimdiye kadar yaptığım her işte yanımda olacak olan, harika bir kızla tanıştım. Eşim, Lélia Wanick Salgado.
لقد قابلت فتاة رائعة التي أصبحت أفضل صديق لي على مدى الحياة و صارت شريكتي في كل شيء قمت به حتى الآن زوجتي (ليليّ وانك سالغادو).

Bugün bir kızla tanıştım.
"لقد قابلت فتاة اليوم"

Kelli diye bir kızla tanıştım, bayağı da iyi biri o gidiyordu orada, gençlik grubu gibi bir şey.
لقد قابلت فتاة اسمها (كيلي), وهي لطيفة جداً, وهذا هو المكان الذي تذهب اليه, إنه مثل مجموعة للشبان و, لديها عائلة عائلة سيئة,

# Biraz önce Maria adlı bir kızla tanıştım... #
لقد قابلت فتاة اسمها (ماريا).

bir kızla tanıştım.
لقد قابلت فتاة