"لقد وصلنا إلى" - Translation from Arabic to Turkish

    • ulaştık
        
    • geldik
        
    • doğru yaklaşıyoruz
        
    Demek, böyle sona eriyor, artık gerçeğe ulaştık. Open Subtitles هكذا ينتهى الأمر لقد وصلنا إلى الحقيقة الآن
    Freyr tarafından verilen koordinatlara ulaştık. Open Subtitles لقد وصلنا إلى الإحداثيات التى أعطاها لنا فراير
    Nihayet güvenlik kamerasına ulaştık Teğmen. Bunu görmelisin. Open Subtitles لقد وصلنا إلى كاميرات المراقبة أخيراً، أيها الملازم، عليك أن ترى هذا.
    Boyundaki izden silahı bulmak için izleri tersine çevirirken çıkmaz bir noktaya geldik. Open Subtitles ما الذي نبحث عنه لقد وصلنا إلى نهاية مسدودة بمحاولتنا عكس سرد الأمور
    Bu alanın bir kısmını, ulusunun hayatta kalabilmesi için canını feda edenlere ebedi istirahatgah olarak tahsis etmek için buraya geldik. Open Subtitles لقد وصلنا إلى تكريس جزء هذا المجال هو المثوى الأخير بالنسبة لأولئك الذين ضحوا بحياتهم من أجل الأمة على قيد الحياة.
    Bayanlar ve baylar, söz veriyorum sona doğru yaklaşıyoruz. Open Subtitles سيداتي سادتي، لقد وصلنا إلى النهاية هذا ما أعدكم به
    Maksimum kayıp seviyesine ulaştık. Open Subtitles لقد وصلنا إلى الحد الأقصى لمستوى الإصابات
    En yüksek çocuk seviyesine ulaştık. TED لقد وصلنا إلى ذروة عدد الأطفال.
    Amacımıza ulaştık. Durumunuz nedir? Open Subtitles لقد وصلنا إلى الهدف ما هو موقعك؟
    Hedeflenen uçuş yüksekliğine ulaştık, 10000 metredeyiz. Open Subtitles سيداتي سادتي... لقد وصلنا إلى إرتفاع يصل مايقارب 33ألف قدم
    - Kuzey hava bölmesine ulaştık. Open Subtitles لقد وصلنا إلى غرفة الضغط الشمالية
    Yasak bölgeye ulaştık. Open Subtitles لقد وصلنا إلى المنطقة المحرمه
    Kapıya ulaştık. Open Subtitles لقد وصلنا إلى بوابة الخروج
    Femura kadar ulaştık. Open Subtitles لقد وصلنا إلى عظم الفخذ
    Konservasyon dünyasında kalıpların dışında düşünmek zorunda olduğumuz bir noktaya geldik. TED لقد وصلنا إلى نقطة في عالم الحفاظ على البيئة حيث علينا التفكير خارج الصندوق
    Daha yeni geldik. Neden gidiyoruz ki? Bu güzel evi sadece akşam yemeği için mi terk edeceğim? Open Subtitles لقد وصلنا إلى للتو، لماذا نذهب خارجاً فقط لنحصل على بعضٍ من الطعام السيء ؟
    Altılı aynı şarkının yarısına geldik. Open Subtitles لقد وصلنا إلى منتصف الحزمة من نفس الأغنية
    Bu kadar geldik, hadi onu bulalım. Open Subtitles لقد وصلنا إلى هذا الحد علينا الذهاب احضاره.
    Bu kadar geldik. Bir saat daha bizi öldürmez. Open Subtitles لقد وصلنا إلى هذا الحد وساعات إضافية لن تقتلنا
    Nehre geldik, ve bunun işe yaramayacağını düşünüyorum. Open Subtitles لقد وصلنا إلى النهر و أنا أقول لك أن هذا لن ينجح
    Bayanlar ve baylar, söz veriyorum sona doğru yaklaşıyoruz. Open Subtitles سيداتي سادتي، لقد وصلنا إلى النهاية هذا ما أعدكم به

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more