"لقلبها" - Translation from Arabic to Turkish

• kalbine
• kalbi
• kalbini
• kalbinden geçenleri

Üzerinde uğraşman gerekir. kalbine ulaşmak için.
عليك أن تبذل جهداً كبيراً قبل أن تصل لقلبها

kalbine kan pompalanmasını engelleyen bir pıhtı yüzünden öldü.
ماتت من تجلط دم هذا منع الدم من التدفق لقلبها

kalbine giden yol en çok sevdiği müzikten geçiyor olmalı.
الطريق لقلبها هو عبر الموسيقى الأحب إليها

İki hafta sonra duygusal durumu normale döndü ve ultrason da doğruladı ki kalbi yeniden fonksiyoneldi.
وبعد أسبوعين، عادة حالتها العاطفية إلى طبيعتها وهو ما أكده الفحص بالموجات فوق الصوتية الذي أجري لقلبها.

Kalbinde sorun yok. Eğer sanrı görüyorsa, bunun nedeni kalbi değil.
قلبها بخير، إن كانت هناك هلوسة فليس لقلبها دور

Önce, taşın puslu yüzeyini parlatarak bir pencere açmalısınız. Böylece kalbini görebilirsiniz.
إنّ عليك صقل نافذة بسطح الحجر المُعتم بحيث يُمكنك أن تنعم بالنظر لقلبها.

Böylece kalbini görmezden gelerek o vahim hükmü imzalayıp şövalyeleri yasakladı.
-متجاهلة لقلبها - بتوقيع ذلك القرار المُلْزِم الذي جعل الفرسان خارجين على القانون

Sonra o kocaman kalbinden geçenleri daha fazla paylaşmadığı için yaşadığı pişmanlıkları hissettim.
ثم شعرت بندمها لعدم مشاركتها لقلبها الحنون للغاية

Görünüşe göre hançerin parçaları kırıldı ve biz şu anda konuşurken kalbine doğru yol alıyor.
جلياً أن شظايا من الخنجر انبثقت داخلها وهي الآن في طريقها لقلبها

Günlüğü onun kalbine giden yolun anahtarı.
وهذه المُذكرة هي الطريقُ لقلبها

Şüpheli Chelsea'nin boğazını ezip çığlık atmasını engellemiş, sonra da kaburgalarını parçalayıp kalbine kemik kırıntıları saplamış.
" الجانى حطم حنجرة " تشيلسى فلم تستطع ان تصرخ ثم قام بسحق ضلوعها مرسلا اجزاء من العظام لقلبها

Şu hikayeyi biliyorsundur hani zehirin onun kalbine ulaştığı hikaye.
تعرف القصّة حيث يصل السمّ لقلبها

kalbine direk olarak ulaşır.
مما يسمح بوصول مباشر لقلبها

Ama aslında kızın kalbine taşındı diyebiliriz.
-ولكنه حقاً كان قد أنتقل لقلبها بالفعل

Evet, hastamın da onun kalbine ihtiyacı var.
نعم . مريضتي تحتاج لقلبها

♪ onun kalbine , benanahtarı taşırım ♪
♪ لقلبها سأحمل المفتاح ♪

Sanıyorum ölümü oldukça büyüleyici olan kalbi üzerindeki bu küçük çaplı delikten olmuş.
أعتقد أنّ الموت جاء عن طريق هذا الثقب الرائع صغير القطر لقلبها.

Ölmüş, kalbi atmıyor.
إنها ميتة ، ليس هناك نبض لقلبها

Bıçak kıl payı kalbini ıskalamış.
كادت السكين أن تصل لقلبها

kalbini dinliyordum. kalbi...
لقد كنت أستمع لقلبها :فسمعت