Bunu yaptığım için tam bir kaçığım. | Open Subtitles | أنا في قمة الإثارة لقيامي بهذا |
"Çocuklar, Bunu yaptığım için gerçekten üzgünüm..." | Open Subtitles | يا رفاق, حقا أنا آسف لقيامي بهذا ـ ـ ـ |
Hayır, hayır. Bunu yaptığım için özür dilemiyordum. | Open Subtitles | لا لا لا، لم أكن أعتذر لقيامي بهذا. |
Bu işi yapmamın tek sebebi, sana yardım etmek. | Open Subtitles | السبب الوحيد لقيامي بهذا العمل هو مساعدتك. |
Bunu yapmamın tek nedeni eski karım ve 3 çocuğum. | Open Subtitles | السبب الوحيد لقيامي بهذا هو أن لديّ زوجة سابقة و ثلاث أولاد |
Bunu yaptığım için çok mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة جداً لقيامي بهذا الأمر. |
Bunu yaptığım için çok mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة جداً لقيامي بهذا الأمر. |
Hocanın birinden not alması için yaptığı bir şeydi yardıma ihtiyacı vardı yapmamın tek nedeni kimse görmez diye düşünmüş olmamdı. | Open Subtitles | لا بدّ وأنّه صوّره لأجل تقييمٍ ما، وقد كان يائساً والسبب الوحيد لقيامي بهذا هو أنّه لن يراه أحد قط |
Bunu yapmamın bir sebebi de o. | Open Subtitles | هناك سبب لقيامي بهذا |