İşte. Kaburgalara dört simetrik yumruk peşinden de iki sol. | Open Subtitles | هنا، أربع لكمات متناظرة صاعدة إلى الأضلاع تتبعها لكمتان يساريتان. |
Birkaç yumruk yiyip, camdan yapılma olmadığını anladığınızda sınırlarınızı zorlamadan yaşadığınızı hissedemezsiniz. | Open Subtitles | عندما تاخذ بضعة لكمات وتدركُ بأنّك لست من الزجاج أنت لا تَشْعرُ بالحياة مالم تدَفْع نفسك بقدر ما أنت ذاهب اليه |
Bu hazırcevaplığın yüzünden yıllar içinde... suratına bir sürü yumruk yemiş olmalısın. | Open Subtitles | لا بد أن خفّتك مع السريع المتغطرس تسببت لك بعدة لكمات في الوجه مع الوقت |
"Ama boksörler hala net yumruklar atabilmiş değiller. " | Open Subtitles | لكنها مازالت مجرد لكمات خفيفة من قبل المتباريان |
"Ama boksörler hala net yumruklar atabilmiş değiller. " | Open Subtitles | لكنها مازالت مجرد لكمات خفيفة من قبل المتباريان |
Her koşulda, suratına yumruğu yiyecek. | Open Subtitles | وفي كلتا الحالتين ، وقال انه للوصول الى لكمات في الوجه. |
Ben şimdi burada benim yolda bu adamın pencereden yumrukladı. | Open Subtitles | أنا لكمات من خلال نافذة هذا الرجل في طريقي هنا الآن. |
"Braddock'dan şiddetli bir kombinasyon daha!" | Open Subtitles | لكمات محكمة أخرى من (برادوك) الجولة الخامسة عشر |
Canıma okuduğunu düşünsem de, ben de birkaç tane sağlam yumruk indirdim. | Open Subtitles | ما زلت أعتقد بأنها أبرحتني ضرباً، ولكني ألقيت بضعة لكمات متقنة |
- Neden ki? Bir iki yumruk atıp poz yapacağım sonra Walt'ın kazanmasına izin vereceğim. | Open Subtitles | سألكمه عدة لكمات ليبدو القتال جميلاً بعدها سأجعله يفوز |
3 yumruk ve bir döner tekme vur. Bu karışık dövüş sanatıdır. Karıştır. | Open Subtitles | ثلاث لكمات , و بعدها ركلة هذه هي فنون القتال المختلفة , عليك بالخلط بين الحركات |
-Kurban, saldırganın ağzına bir yumruk atmış ve kırılan parça parmağına gömülüp kalmış olabilir. | Open Subtitles | ومن الممكن، لدينا مركز فيينا الدولي لكمات المعتدي عليه في الفم تسبب الحلبة لتقطع وأصبحت جزءا لا يتجزأ من مفصل له |
birkaç yumruk sallarsanız... çevredeki her polis koşarak gelecektir. | Open Subtitles | ارمي عدة لكمات وأي شرطي في المنطقه لابد ان يأتي راكضا |
Peş peşe altı yumruk atıyor sonra bırakıyor. | Open Subtitles | إنه يقوم بتوجيه 6 لكمات وبعدها يقوم بأخذ إستراحة |
Biliyor musun, bana bir iyilik yapıp şu adamların birkaç yumruk indirmesine izin verebilirdin.. | Open Subtitles | أتدري، كان بإمكانك أن تُجاملني وتضرب اولئك الرجال، بضعّةٍ لكمات آخرى |
Ama gurur duyardın. yumruk atmadım. | Open Subtitles | حسناً, لكن عليكِ أن تكوني ,فخورة, فلم يكن هناك لكمات |
Küçük bir kızken ilk attığın yumruklar bu adamaydı. | Open Subtitles | ,أول لكمات أسديتيها بحياتكِ حدثت عندما كنت فتاة صغيرة ضد ذلك الرجل |
Acaba yüzünüzdeki morluklar, Hector Peraza'nın attığı yumruklar yüzünden olmuş olabilir mi? | Open Subtitles | حسناً, اليس ممكن ان تكون هذه العلامات من لكمات هيكتور بيرازا |
Bunlar güreşle karışık yumruklar ve tekmeler. | Open Subtitles | هذه بعض لكمات وركلات مخلوطة بملاكمة |
İlk bir kaç yumruğu savurduktan sonra... bebeğim aklıma geldi... dönmeli ve ona bakmalıydım. | Open Subtitles | .. وبعد أنّ سددتُ عدة لكمات ... تذكّرت طفلتيّ ، وأنّه يجب عليّ العودة لأجلها |
Kocam, Harold. Beni yumrukladı. | Open Subtitles | زوجي هارولد، وقال انه لكمات لي. |
Hızlı bir kombinasyon geldi, Wepner'ın kafasına üçlü, dörtlü bir kombinasyon daha. | Open Subtitles | هناك لكمة مضادة سريعة. ثلاثة أخرى، أربعة لكمات على وجه (ويبنر). |
Yine her yerde fil yumrukları var. | Open Subtitles | لكمات قوية في كل الأرجاء ثانية. |
Babamın yumruklarına artık katlanamadığında. | Open Subtitles | عندما لم تكن تستطيع احتمال المزيد من لكمات والدنا |
Malini Jaisinghe'nin yumruklarının hiçbirine cevap vermiyor. | Open Subtitles | انها لا ترد على لكمات ( ميلينا جاى سينج ) |