| Özel ürünlerin teslim tarihlerini sürekli geciktiriyordu Ama onu öldürmedim. | Open Subtitles | لم يتوقف عن التأخر في مواعيد تسليم غرض معيّن، لكنّني لم أقتله. |
| Ama onu bir avantaj olarak kullanacağını bilmiyordum. | Open Subtitles | لكنّني لم أعلم أنّه كان سيستعمله كوسيلة ضغط. |
| Ama onu hiç görmemiştim. Bütün suratlarını gördüm. | Open Subtitles | لكنّني لم أرَ هذا وقد رأيتُكم جميعاً |
| Testi yapmıyorken izlemen için davet ederdim seni ama daha önce de pek çok kez yapmadığım için hiç ilginç olmadığını söyleyebilirim. | Open Subtitles | أودّ دعوتكِ لمشاهدتي لا أقوم بالاختبار، لكنّني لم أقم به مرّات عديدة مسبقاً صدّقيني، ليس مشوقاً للغاية |
| Testi yapmıyorken izlemen için davet ederdim seni ama daha önce de pek çok kez yapmadığım için hiç ilginç olmadığını söyleyebilirim. | Open Subtitles | أودّ دعوتكِ لمشاهدتي لا أقوم بالاختبار، لكنّني لم أقم به مرّات عديدة مسبقاً صدّقيني، ليس مشوقاً للغاية |
| Belki Ashley'i sevmezdim Ama onu öldürmedim. | Open Subtitles | إنظري، ربّما لم تروقني (آشلي)، لكنّني لم أقتلها. |
| Ama onu ben öldürmedim. | Open Subtitles | لكنّني لم أقتلها. |
| Evet, Mauricio'la aram iyi değildi. Ama onu ben öldürmedim. | Open Subtitles | كان بيني وبين (موريسيو) عداء شديد، لكنّني لم أقتله. |
| Ama onu bulamadım. | Open Subtitles | لكنّني لم أجدها. |