Bunu yapmak istememen için gerekçelerin olabilir Ama annen çok bilge bir kadındı. | Open Subtitles | قد تكون لديك أسبابك لعدم رغبتك بفعل ذلك لكن أمك كانت إمرأة حكيمة |
Tamam, burası biraz ıssız, Ama annen her gün gelir. | Open Subtitles | طبعاً هذا المكان موحش لكن أمك تزورني يومياً |
Ama annen sen gitmeden çok önce tekerlekli sandalyedeydi. | Open Subtitles | لكن أمك كانت تجلس على كرسي المعاقين منذ زمن قبل أن ترحل |
Ama annen aradi baban yola çikmis diye. | Open Subtitles | لكن أمك اتصلت بي و قالت أنه في طريقه إلى هنا. |
Ama annen oradaydı, ve seni bana geri getirdi. | Open Subtitles | و لكن أمك كانت هناك و قد أحضرتك لى من جديد |
Üzgünüm tatlım Ama annen, kalmamı imkansızlaştırdı. | Open Subtitles | آسفة يا عزيزي لكن أمك جعلت إقامتي مستحيلة |
Cuma günü yöneticilik kursu veriyorum Ama annen ilgilenir. | Open Subtitles | سأحضر دورة في الإدارة يوم الجمعة و لكن أمك ستغطي |
Çok isterdim Ama annen diğer çocukların senle dalga geçebileceğini söyledi. | Open Subtitles | أرغب بذلك ، لكن أمك قالت قد يضايقك الأطفال لهذا |
Bunu görmek veya onu görmek, Ama annen bir adamın ihtiyacı yok korumak size ait | Open Subtitles | أنت لا ترى ذلك أو تراه ، لكن أمك تحتاج لرجل ما حمايتهما تقع على عاتقك |
Biliyorum tatlım Ama annen tüm gün çalışmaktan yoruldu ve biraz uyuması gerekiyor. | Open Subtitles | أعلم يا عزيزي، لكن أمك مُتعبة من العمل طيلة اليوم وتحتاج للنومِ. |
Yapardım, evlat Ama annen ampulleri değiştirmem için başımın etini yiyor. | Open Subtitles | اوه ، أريد ذلك ، لكن أمك تريد أن أغير بعض المصابيح |
Evet, Ama annen ve kardeşin de orada olacak yani pantolonumu giymek zorundayım. | Open Subtitles | نعم لكن أمك وأختك ستكونان هناك سيجب علي أن أرتدي بنطالي |
İyi güzel Ama annen bu çocuğun siyah olduğunu söyledi. | Open Subtitles | هذا جيد لكن أمك أخبرتني أن هذا الفتى أسود |
Mutlu olasın diye aldım. Ama annen bunu yapmak zorunda değildi. | Open Subtitles | إشتريته لكي تكوني سعيدة لكن أمك ما كان عليها أن تفعل ذلك |
Hâlâ bana kızgın olduğunu biliyorum ama Ama annen kefaletsiz olarak içeride tutuluyor. | Open Subtitles | اعلم انكَ لا تزالُ غاضباً مني لكن أمك تم الوشي بها |
Ama annen, üçünüz tekrar bir arada olasınız diye babanı bulmakta kararlıydı. | Open Subtitles | لكن أمك كان ذلك مصممة على العثور على والدك لذلك ثلاثة من أنت يمكن أن نكون معا مرة أخرى. |
Seni anlıyorum Ama annen de benim kadınım ve ona biraz müsamaha göstermeni istiyorum. | Open Subtitles | فهمتك، لكن أمك هي امرأتي وأريدك أن تتخذ لها العذر |
Üzgünüm. Ama annen bir yaşayan ölü. Yani olayları biraz bu. | Open Subtitles | آسف، لكن أمك ميتة حية وهكذا تسير تلك الأمور. |
Şu an havalarda ve kudretlisin Ama annen bir İtalyan çalgıcıyla evliydi. | Open Subtitles | ... مُتعالـيّ و عظيم الآن لكن أمك تزوجت بعازف أرغن إيطاليّ |
- Annen beni öldürür. | Open Subtitles | اسف ، لكن أمك ستقتلني |
Kalbini kıran biri olmak istemem oğlum ama... Annenin ihtişam hayalleri vardır. | Open Subtitles | أكره أن اقول هذا يا فتى و لكن أمك لديها جنون العظمة |