"لكن الجزء" - Translation from Arabic to Turkish

• ama
• kısım

ama diğer yarım garip bir şekilde seninle gurur duyuyor.
لكن الجزء الاَخر لا أدري يشعر بشكل مبهم بفخر اتجاهك

ama çoğu zaman yaptığım bundan çok daha önemli oluyor.
و لكن الجزء الأكبر هو شئ أهم بكثير من ذلك

ama zor kısmı dönmeyi sürdürmektir.
لكن الجزء الصعب هو المحافظة على الدوران

Ancak kilit kısım yutarak yok etmek yerine sıradışı bir arazi parçasını geri vermek.
لكن الجزء الأساسي هو محاولة رد قطعة استثنائية من المناظر الطبيعية، بدلا من ابتلاعها.

Kartları karıştırdıktan sonra önemli olan kısım şu, kartları kesip üste tamamlamayı unutmayın.
لكن الجزء الأهم بعد خلط الأوراق هو أن تقوم دائماً باقتطاع جزء ثم إكمال الأوراق

Hepsi çok önemli ama kişisel olarak en çok ilgilendiğim kısım hayvanlar için daha iyi beslenme, daha iyi besin.
هذا شيء هام جداً، لكن الجزء الذي كنت مهتماً به شخصيًاً كان تغذية أفضل للحيوانات، تغذية أفضل.

Keşke tablet bütün olsaydı ama üst kısmı eksik.
ربما لو كان اللوح سليما و لم يمس لكان لدينا شيئا جيدا نبدأ به لكن الجزء العلوى من اللوح مفقود

ama ilan, seçmeler bütün gün diyordu. Öyle ama, açık olan bölümü öğlen bitti.
لكن الإعلان قال الإختبار طوال النهار هو كذلك لكن الجزء المفتوح إنتهى ظهرا

ama insanlar bu yemekleri düzenli olarak yiyorlar.
لكن الجزء المخيف هو أن الناس تأكله باستمرار

Buldum. Yeni SS7 veri çemberi, numaranın görünmesini engelliyor ama arayan kişinin numarası yazılı halde aramayla birlikte geliyor. Az önce ne dedin bilmiyorum ama umurumda değil.
وجدت الرقم ان بروتوكول الاس اس 7 يقوم بتغطية الرقم لكن الجزء من الرقم يبقى في الخط

Evet, ama tiz kısmı hiç de kolay değildi.
نعم, لكن الجزء العالي النّبرة لم يكن سهلاً

Aslında o cani kardeşi de sürekli çocuğu pataklardı, ama en kötüsü üvey anneydi.
كان أيضا يتناوب بضرب الصبي لكن الجزء الأسوأ كانت زوجة والده

ama üst bedeni olağanüstü şekilde iyi gelişmiş.
و لكن الجزء العلوي من جسده حسن البنية بشكل غير اعتيادي

Birinci kısma katılıyorum ama ikinci kısım biraz acımasızca.
أتفق مع الجزء الاول من كلامك لكن الجزء الثاني يبدو قاسياً بشكل لا يصدق

Son. Giriş kısmı yavaştı ama gelişme kısmını sevdim.
كانت بدايتها بطيئة لكن الجزء الوسطي أعجبني

Seni kemerle bağladığım için kusura bakma. ama yolculuğun son bölümü hep biraz sarsıcı olur.
آسف أن اضطررت لربطك لكن الجزء الأخير من الرحلة يكون وعراً دائماً

Kaşıntılı, ve küçük acı, ama ne olduğunu biliyorsun? Büyük çoğunlukla,iyi hissediyorum. Bilirsin,Robin'e şimdi bizimle kampa, gelir mi diye soracağım.
جزءؤلم, لكن الجزء الاكبر على مايرام اود لو نذهب للتخييم

İlanda seçmeler bütün gün diyordu. Açık kısım öğlene kadardı.
لكن الإعلان قال الإختبار طوال النهار هو كذلك لكن الجزء المفتوح إنتهى ظهرا