O kadar da önemli olmadığını söyledi ama ben onun sarsıldığını söyleyebilirim. | Open Subtitles | قالت أنّه ليس أمراً جللاً، لكن بإمكاني أن أعرف، لقد كانت مُتضايقة. |
- ama belki yardımcı olabilirim. | Open Subtitles | أنت لست مضطراً للإجابة عليها. لكن بإمكاني أن أساعدك. |
Hayır, hâlâ Budist'im. ama ailemle de ibadet edebiliyorum. | Open Subtitles | كلاّ، ما زلت بوذيّة، لكن بإمكاني أن أتعبد مع عائلتي أيضاً |
Beni affetmesini bekleyemem, ama en azından edebileceğini ümit ederdim.. | Open Subtitles | لن أتوقع منها ان تسامحني لكن بإمكاني أن أتمنى أن ترى على الأقل |
Belki dünyayı değiştiremem ama bu adamın hayatını değiştiririm. | Open Subtitles | ربما لا يمكننى تغيير العالم . و لكن بإمكاني أن أغير حياة هذا الشخص |
Bunun garip göründüğünü biliyorum ama açıklayabilirim. | Open Subtitles | أعلم أن الأمر يبدو جنونا .لكن بإمكاني أن أشرح |
ama bana para gönderdikleri hesabı söyleyebilirim. | Open Subtitles | لكن بإمكاني أن أعطيك الحساب الذي أستخدموه لإرسال المال لي |
Onu severim ama onu değerlendirebilirim. | Open Subtitles | أعني، يعجبني.. أنت تعرف لكن بإمكاني أن أحكم عليه |
ama sen yanımda olmadan olmaz. | Open Subtitles | لكن بإمكاني أن أفعل ذلك فقط إذا كنتِ معي |
Dönüş uçağım aslında yarın ama belki biletimi değiştirebilirim. | Open Subtitles | تعلم ، رحلتي تغادر غداً لكن بإمكاني أن أرى إن كان باستطاعتي تغييرها |
ama odanın enerji beslemesini aşırı yükleyebilirim bu da acil kapatmaya neden olur. | Open Subtitles | لكن بإمكاني أن أفرط في التّحميل على مزوّد الطّاقة بالغرفة وذاك سيُحدث إغلاقًا اضطراريًّا. |
ama ben her gün üzerinde çalışırsam bunu yavaşlatabilirim, onu koruyabilirim. | Open Subtitles | لكن بإمكاني أن أبطئ العملية, إن عملت على هذا الأمر كل يوم بإمكاني إحتواءها |
ama anladığım kadarıyla "hayır"ı cevap olarak kabul etmeyen bir adamsın. | Open Subtitles | لكن بإمكاني أن أعرف أنّك من نوع الرجال الذين لا يقبلون بالرفض كإجابة. |
Watson meşgul ama ben yarım saate orada olurum. | Open Subtitles | لكن بإمكاني أن اكون هناك خلال حوالي 30 دقيقة |
Kasa şu an kapalı ama yarın sabah ilk iş alabilirim. | Open Subtitles | وهو مغلق الآن، لكن بإمكاني أن أحضره لك في الصباح |
Senin için bu gerçeği değiştiremem ama açlıktan ölmemeni sağlayabilirim. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أجعل ذلك غير صحيح بالنسبة لك لكن بإمكاني أن أتأكد أنك لن تتضور جوعاً |
Tamam, çocuklar, grafik taraması tamamlandı, ama genel bir haritaya bakıyoruz. | Open Subtitles | حسناً ، الصورة ليست مكتملة لكن بإمكاني أن اخبركم اننا في مركز الخريطة |
İşim bittiğinde geç olacak ama geri gelebilirim. | Open Subtitles | أنصت، سأنتهي هناك في وقت متأخر لكن .. بإمكاني أن أعود |
ama sizi temin ederim ki, Hitler bunun farkındaydı. | Open Subtitles | لكن بإمكاني أن أؤكد لكم أن هتلر يعرفه |
ama hepsini dindirebilirim. | Open Subtitles | لكن بإمكاني أن أجعل كل هذا ينتهي |