İyi bir gösteri parçası olabilir, Ama kesinlikle günlük kullanım için uygun değil. | TED | ربما أداء مسرحي جيد، لكن بالتأكيد غير مثالي كلباس يومي. |
Görünen o ki garsonlara karşı aşırı teşekkür ediciyim Ama kesinlikle bana yakın olanlara yeterince teşekkür etmiyorum. | TED | من الواضح أنني شاكرة قهرية للنادلات والنوادل لكن بالتأكيد لا أشكر بالقدر الكافي الناس القريبة مني. |
Babam ara yolda kullanmama izin verirdi. Ama kesinlikle pazartesi değil. | Open Subtitles | أبي كان يسمح لي بقيادتها ببطء لكن بالتأكيد ليس في يوم الأثنين |
Anlatsaydım gerçekten çok kızardı ama tabii ki bunu kimseye söylemem. | Open Subtitles | لقد جعله هذا قلقًا جدًا جدًا لكن بالتأكيد لن أخبر أحد |
ama eminim sen istekli genç bir yavruya her şeyi öğretirsin. | Open Subtitles | لكن بالتأكيد يمكن تعليم جرو صغير قادر كل شيء |
Yavaşça ama emin adımlarla kasabadaki herkes Açlık'ın esiri oluyor. | Open Subtitles | حسناً , إنه يجري ببطئ لكن بالتأكيد جميع من بهذه البلدة يقع فريسة للمجاعة |
Ama elbette ki efendim, en azından kurtarmayı denememe müsade etmelisiniz. | Open Subtitles | لكن بالتأكيد, سيدي, ستسمح لي على الأقل بالمحاولة لإنقاذه. |
Dans etmekten yoruldu Ama kesinlikle hayattaydı. | Open Subtitles | لقد كان متعباً جداً من الرقص، لكن بالتأكيد على قيد الحياة |
Ama kesinlikle Birleşmiş Milletler bağımsızlığı için değil | Open Subtitles | لكن بالتأكيد ليس إستقلال الولايات المتحده |
"Terlemedim bile" diyecektim Ama kesinlikle terledim. | Open Subtitles | صحيح , كنت سأقول , بدون تعرق لكن بالتأكيد كان هناك |
Bütün bu dünya sizin, arkadaşlarınızın... ve onların bütün faydalarına göre olabilir Ama kesinlikle bana göre değil. | Open Subtitles | هذا العالم بالكامل قد يكون مناسباً لكما ولجميع أصدقاؤكما لكن بالتأكيد ليس مناسباً لي |
Yüzünü göremiyorum Ama kesinlikle sıkılmış ve düşünceli bir ifade vardır. | Open Subtitles | , لا يمكنني رؤية وجهك لكن بالتأكيد هذه أكتافك عندما تكون متأملاً و حائراً |
Ama kesinlikle başka flörtleri de olmuştur. | Open Subtitles | لا، لكن بالتأكيد كان هناك أناس آخرين غيري |
Hayır. Ama kesinlikle başka flörtleri de olmuştur. | Open Subtitles | لا، لكن بالتأكيد كان هناك أناس آخرين غيري |
ama tabii, kalsiyum sülfat işe yarar. | Open Subtitles | لكن بالتأكيد كبريتات الكالسيوم ستكون جيّدة. |
Sesimi tanıyacağınızı düşünmüştüm ama tabii ki artık Kanada aksanıyla konuşuyorum. | Open Subtitles | أعتقدت من أنكِ ستتعرفين على صوتي لكن بالتأكيد فإن نبرتي كندية الآن |
ama tabii ki bir kere çuvalladın diye aşktan ümidini kesmedin? | Open Subtitles | لكن بالتأكيد لن تتوقف عن الحب بعد ان خذلك احدهم؟ |
Tabii, ama eminim oğlunuzu daha çok seviyorsunuzdur. | Open Subtitles | مَنْ؟ لكن بالتأكيد تَحبُّ إبنَكَ أكثرَ. نعم. |
Sanırım olmaz. Bir kriz daha geçirdi, ama eminim daha zamanı var. | Open Subtitles | أجل ، أصابتها جلطه أخرى لكن بالتأكيد لديها بعض الوقت |
Nelson fakir olabilir, ama eminim ki bugünkü gezi için yedi doları vardır. | Open Subtitles | ربما أن " نيلسون " فقير لكن بالتأكيد لديه 7 دولار لرحلة اليوم |
Yavaş ama emin adımlarla. | Open Subtitles | ببطئ و لكن بالتأكيد |
Ama elbette onlardan biri olamazsın çünkü varlığı olmayanın toplumu da olmaz. | Open Subtitles | و لكن بالتأكيد لا يمكنك أن تكون منهم لا يمكنك أن تكون أحد الموتى لأن اللذي ليس له وجود لا يمكن أن يكون جزءاً من مجتمع |