İyi olduğundan emin olmak için uyanmanı bekliyordum. | Open Subtitles | انا كنت انتظرك ان تستيقظ ؟ لكي اتأكد انك بخير |
Öyleyse... Bir beyin sarsıntısı var diyebilirim. Elbette, emin olmak için MR çekmem gerekiyor. | Open Subtitles | طبعا يجب ان اجري فحصا بالرنين المغناطيسي لكي اتأكد من ذلك |
Beni bütün gece burada emin olmak için bekletme. | Open Subtitles | وأنت تجعلني أبقى هنا طيلة الليل لكي اتأكد |
Bunu sadece tedavinin başarılı olduğundan emin olmak için yapıyorum. | Open Subtitles | أفعل ذلك لكي اتأكد من صلاحية العلاج فقط. |
Başlarda şüpheciydim, emin olmak için onu denedim. | Open Subtitles | في البداية كُنت مشككة كنت اختبره لكي اتأكد |