"لكي نتمكن" - Translation from Arabic to Turkish

• için
• böylece
• diye
• ki

Her bir yemek üzerinde yapılan o kadar araştırma, başarısızlık, deneme ve yanılma -- sanırım daha çok yanılma -- her zaman sonuç başarılı olmuyor, ve insanlara bunu açıklamak bizim için biraz zaman alıyor.
فهناك يجب ان تجري الكثير من الابحاث وسنفشل و سنجرب ونخطئ .. وربما نفشل اكثر وهذا نواجهه في عدة اطباق لا نصيب دائماً و يحتاج الامر منا بعض الوقت لكي نتمكن من تفسير ذلك للناس

Bunu yapabilmek için yetkilerimizin bir kısmını kaybetmemiz gerektiğine inanıyorum.
وأن أرى أنه لكي نتمكن من هذا، فإنه يجب علينا أن نكون مستعدين بالتنازل عن بعض من سيطرتنا.

Biyolojik çeşitlilikle ilgili fikirler ürettiğimiz zaman, aslında daha fazla bolluk elde ederiz ve insanları besleyebilmek için de önemli olan budur.
عندما نقوم بأشياء تحفز التنوع البيولوجي، فإننا نحصل على المزيد من الوفرة، وهذا مهم جدا لكي نتمكن من إطعام المزيد من الناس.

Buzdolabını da tamir ettirelim, böylece soğuk su içebiliriz.
سنصلح الثلاجة لكي نتمكن من شرب الماء المثلج.

Hayır, bizimle geliyorsun böylece seni Thandor'a götürüp, arkadaşımız için geri dönebiliriz.
لا، عليك أن تأتي معنا لكي نتمكن من أخذك لـ"ثاندور" ونعود لصديقنا

Bütün o kanıtları Bidwell'in evine biz bulalım diye mi koydu?
و ماذا لو كانت كل الأدلة في منزل بيدويل وضعت هناك لكي نتمكن من إيجادها؟

Gerçek geliş sebebim, özür dilemek ki bu benim için hiç kolay değil yani diğer gece yaptıklarım için.
لكي نتمكن من الحديث جئت هنا بصدق لكي اعتذر وهو امر غير سهل بالنسبة لي

İklim krizini çözmek için demokrasi krizini çözmemiz gerekiyor.
لكي نتمكن من حل أزمة المناخ علينا حل مشكلة الديمقراطية

NASA türü mikropları, dünyada besinli ürünler yapmak için yetiştirebilir miyiz?
هل يمكننا أن ننمي هذه الميكروبات التي أخذت من ناسا لكي نتمكن من إيجاد منتجات ذات قيمة هنا على الأرض؟

Hepimizin ulaşmaya çalıştığı bağlanabilirliğe olanak sağlayacak olan bu maliyet Amerika için bile mümkün değil,
انه مستحيل, حتى في الولايات المتحدة, ان تكون تلك هي التكلفة، لكي نتمكن من الحصول على الربط الذي نأمل به.

Bu sorunu daha iyi kavrayabilmemiz için sizi büyük bir düşünür ile tanıştıracağım. Büyük bir fikir ortaya atacağım ve size çok önemli bir soru yönelteceğim.
لكي نتمكن من الإحاطة علمًا بهذا التحدي، سوف أعرّفكم على مفكر كبير، سوف أعرض فكرة مهمّة، وسوف أطرح سؤالا يكثر تداوله.

Yani, ayın üzerindeki her bir portakalı ve ilave olarak bizim kara deliği görmek için ne kadar büyük bir teleskoba ihtiyacımız var?
بالتالي كيف يجب أن يكون حجم التليسكوب لكي نتمكن من رؤية البرتقالة على سطح القمر وثقب أسود في ذات الوقت؟

Geliştirdiğimiz bu resim algoritması, altta yatan kara delik resmini yeniden kurmak için disko topundaki boşlukları doldurur.
خوارزمية الصور التي طورناها تُمكننا من تعويض النقص في كرة الديسكو لكي نتمكن من صنع صورة للثقب الأسود.

Josh'ı görmekten memnunum ama keşke tek başına olsaydı, böylece daha çok birlikte olabilirdik.
أنا سعيدة لرؤية جوش، ولكني كنت أتمنى لو أنه لوحده لكي نتمكن من الحديث أكثر

Yani böylece bazen kötü şeylerin olduğunu kabul etmek yerine suçlayacak birisini bulabiliriz.
لكي نتمكن من وضع اللوم على احدهم عوضا عن ادراك ان الامور السيئة تحصل احيانا

böylece ikimiz de acil meselelerimize dönebiliriz.
لكي نتمكن جميعنا من العودة إلى أمورنا الملّحة.

Bütün katı boşaltıyoruz böylece ben ve ortağım hapishaneyi güvenlik altına alacağız.
علينا إخلاء الطابق بالكامل، لكي نتمكن أنا ومساعدي بتأمين السجين.

böylece uzun vadeli opsiyonlarda da çalışabiliriz.
لكي نتمكن من التعامل مع الخيارات بعيدة الأمد.

Onu da temizleyelim diye mi?
لكي نتمكن من الولوج إليها، وإلقاء نظرة على أسرارها،

İçine girip, kaportanın altına bakıp, belki bir de gezintiye çıkabilelim diye.
لكي نتمكن من الولوج إليها، وإلقاء نظرة على أسرارها، وربما أخذها في نزهة قصيرة.

Biz bunu bitirelim diye kocam ve kızım canlarını feda etti ve aynen öyle yapacağız:
زوجتي وابنتي ضحوّا بحياتهم لكي نتمكن من انهاء ذلك وذلك ما سنقوم بفعله

Tanrı karanlığı yarattı ki aydınlığın ne olduğunu bilelim.
لقد خلق الله الظلام لكي نتمكن من رؤية النور