"للأشخاص الذين" - Translation from Arabic to Turkish

    • insanlara
        
    • insanlar için
        
    • kişilere
        
    • insanların
        
    • insanlar içindir
        
    • kişilerle
        
    • insanları
        
    • insanlardan
        
    • kişilerin
        
    Düğüne gelip, seni tebrik etmesini istediğin insanlara verilen şey. Open Subtitles انها دعوه للأشخاص الذين تريدين ان يحضرو للزفاف و يهنئونك
    Birisi uçağı havaya uçuran insanlara para aktarmışım gibi göstermiş. Open Subtitles أحدهم جعلها تبدو وكأنني نقلت النقود للأشخاص الذين فجروا الطائرة
    Bir gün, tekno müzik dinleyen insanlar için bir tedavi bulunacağını umuyorum. Open Subtitles وفي إحدى الأيام تمنيت الحصول على علاج للأشخاص الذين يستمعون إلى التكنو
    Ölmekte olan insanlar için hayatın gerçekte nasıl olduğunu birinin söylemesi gerek. Open Subtitles لابد لشخص ما أن يقول بماذا تمثل الحياة الآن للأشخاص الذين يموتون
    Sadece Honey değil, maymunların çoğu daha fazla veren kişilere gitti. TED ولكن ليس فقط هني، معظم القرود ذهبت للأشخاص الذين يمنحوهم أكثر.
    Tanıdıkları insanların ilginç hayatları hakkında ufak sırları değiş tokuş etmektir. Open Subtitles تبادل حكاياتٍ نصف مثيره تتعلق بالحياة النص مثيره للأشخاص الذين يعرفونه
    Burası sadece bankaya para yatıracak insanlar içindir. Open Subtitles هذا الطابور للأشخاص الذين يملكون أموالاً في المصرف فقط.
    Bir şey gördüğümüzde, bir şey söylemek için cesaretimiz olmalı, sevdiğimiz insanlara bile. TED عندما نرى شيئًا ما، علينا أن نتحلى بالشجاعة لقول شيء ما، حتى للأشخاص الذين نحبهم.
    Yine, buradaki hedef sadece sahip olduklarını insanlara satmak değil; buradaki hedef inanan insanlara senin inandığını satmaktır. TED ليس الهدف هو البيع للأشخاص الذين يحتاجون ما لديك، إنما الهدف أن تبيع للأشخاص الذين يؤمنون بما تؤمن.
    Hayatlarının karmaşık bir döneminde insanlara kalacak bir yer sağlamak Norveç hükümetinin büyük bir cömertliğiydi. Open Subtitles إنه لكرم من حكومة النرويج أن توفر مسكنًا.. للأشخاص الذين يمرون بفتراتٍ عصيبة خلال حياتهم
    Sevdiğim ve güvendiğim insanlara ne olduğunu anlatabilmek için. Open Subtitles لكي أفسر للأشخاص الذين أحببتهم وأخبرهم من جانبي بما حدث
    Hayatımdaki insanlara ne olduğunu bilmek hakkım! Open Subtitles أستحق أن أعلم ماذا حدث للأشخاص الذين كانوا في حياتي
    Ölmekte olan insanlar için hayatın gerçekte nasıl olduğunu birinin söylemesi gerek. Open Subtitles لابد لشخص ما أن يقول بماذا تمثل الحياة الآن للأشخاص الذين يموتون
    Çünkü senin istemediğin şeyleri isteyen insanlar için zamanın yok. Open Subtitles لأنكِ لا تملكين وقتًا للأشخاص الذين يريدون أشياءً لا تريدينها.
    Ama durumun ne olduğu, ya da hatta, bunu duyan insanlar için ne anlam ifade ettiği hakkında hiçbir fikrim yoktu. TED ولكن لم تكن لدي أدني فكرة عن محتوى ذلك أو حتى ما كان ذلك، يعنيه للأشخاص الذين سمعوه.
    Bence dünyanın şu an ihtiyacı olan şey atletik kabiliyeti sıfır olan insanlar için Olimpiyat yapmak. TED أعتقد بأن ما يحتاجه العالم الآن هو دورة أولمبياد للأشخاص الذين ليس لديهم أية قدرة رياضية.
    Biz öğretmenler ümit veren kişilere bunu yaparız. Open Subtitles انت تعلم، ان المدرسون يقومون بذلك للأشخاص الذين يثقون بهم
    Genelde dikkat eksikliği olan kişilere yazılır. Open Subtitles للأشخاص الذين يعانون من إضطراب نقص الإنتباه.
    O pislik, yaşayan insanların eşyalarını alıyor. Niye yapsın ki bunu? Open Subtitles ذلك الوغد، لديه ممتلكاتٌ للأشخاص الذين لا يزالونَ يعيشون، لماذا برأيك؟
    Babam "elbiseler, bizim gibi insanlara ne yapacağını söyleyen insanlar içindir" derdi. Open Subtitles لو كان والدي هنا سيقول بأن الثياب للأشخاص الذين يحكموننا
    Standartlarına uygun olduğuna karar verdiği kişilerle görüşüyor. Open Subtitles ويفتح عينيه وإذنيه فقط للأشخاص الذين يناسبون معاييره
    bütün yapmamız gereken aslında yardım ediyor olmamız gereken insanları dinlemek, onları karar mekanizmasının bir parçası haline getirmek, ve sonra tabi ki, uymak. TED كل ما علينا فعله هو الإصغاء للأشخاص الذين من المفترض أن نساعدهم لجعلهم جزءا من عملية اتخاذ القرار ثم بالطبع ليتأقلموا.
    Bu konuyu sürekli açar, çünkü belli ki bu grup, hokeyi epey iyi oynayan insanlardan oluşuyor. Open Subtitles إنّه يذكر ذلك كثيرا لأنّه من الواضح انّ تلك المجموعة تعتبر مجموعة مساندة للأشخاص الذين يلعبون الهوكي بشكل جيّد
    Benim takımımda takım oyuncusu gibi olmayan kişilerin yeri yoktur. Open Subtitles ليس هناك مكان للأشخاص الذين لا يستطيعون الانتماء لفريقهم في فريقي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more