"للإستجواب" - Translation from Arabic to Turkish

    • sorgulama için
        
    • sorguya
        
    • sorgulamak
        
    • sorgu için
        
    • sorgulanmak
        
    • merkeze
        
    • Sorgulamaya
        
    Çin polisi tarafından yakalandım zaman bir gün bu korkunç kabusum gerçeğe döndü ve sorgulama için karakola getirildim. TED وفي أحد الأيام، تحقق أسوأ مخاوفي، حين ألقت الشرطة الصينية القبض عليّ وأحالتني لمركز الشرطة للإستجواب
    Aileyi sorgulama için aldılar. Open Subtitles هم سيذيعونهم. الأباء يحتجزون للإستجواب الآخر.
    Max'ı sorguya çektiğim zaman kanıtlanmış olacak. Open Subtitles قريبا لكي يثبت كقريبا بينما أحصل على ماكس في للإستجواب.
    Bu benim numaram, belki bizi... sorgulamak istersiniz. Open Subtitles هذا رقمي ان كنتم في حاجة الينا للإستجواب شكرا لكن سيداتي
    sorgu için benimle gel. Open Subtitles التدخل في عمل مسؤول شرطة تعال معي للإستجواب
    Sadece sorgulanmak için aranıyorsun, ama bu tam kapsamlı bir ava dönüşebilir. Open Subtitles انت مطلوب الان للإستجواب ولكن هذه ستكون مطارده
    sorgulama için çağırılma. Bu gerçekten kolay yazılır. Open Subtitles أستدعى للإستجواب أنا أستطيع التأليف بسهوله
    Sınırsız sorgulama için Harris Kampı'na götürülsün. Open Subtitles حوّل لتخييم هاريس للإستجواب الغير مقيّد.
    Sen yokken Will Tippin'in sınırsız sorgulama için Harris Kampı'na götürülmesi emredilmişti. Open Subtitles بينما أنت كنت بعيدا، ستيبين طلب لتخييم هاريس للإستجواب الغير مقيّد.
    Sahada yeterince çalışırsanız, ...sorgulama için zorluk çıkaracak olanları fark edersiniz. Open Subtitles أن تعمل في هذا المجال لمدة طويلة كافية فسوف تعرف الأهداف الصعبة للإستجواب
    Görünüşe göre sorgulama için bizimle gelmeniz gerekecek Bay Randol. Open Subtitles يبدو أنه ستوجب علينا أن نأخذ للمركز للإستجواب سيد "راندول"
    Şüpheli davranan herkes hemen sorguya alınacak. Open Subtitles أي شخص يتصرف بشكل مريب يجب أن يعتقل ويحضر فوراً للإستجواب
    Aslında bu çok iyi bir sorguya karşı direnç yöntemidir, ...tabii, ağzını birkaç hafta kapalı tutabiliyorsan. Open Subtitles أتعرفين إنه أسلوب عظيم مضاد للإستجواب طالما ستبقينه لعدة أسابيع
    Kaçmaya çalıştı ama yakaladık. Şimdi sorguya alıyoruz. Aferin. Open Subtitles حاول الهرب ، ولكننا أمسكنا به سنأخذه الآن للإستجواب
    Efendim, savaş başlığının izini bulmaya çalıştığımız süreç içerisinde, sorgulamak üzere önemli bir şüpheliyi ele geçirdik. Open Subtitles سيدي أثناء عملية تعقب هذا الصاروخ المفقود أتينا بمتهم رئيسي في الأمر للإستجواب
    Bak, eğer Kimber'ın sağ olduğuna dair en ufak bir ihtimal varsa ve Quentin herhangi bir şey biliyorsa, onu sorgulamak için içeri almalısınız. Open Subtitles النظرة، إذا هناك مستوي فرصة طفيفة التي كامبر حيّ ويَعْرفُ كوينتن أيّ شئ حوله، أنت يَجِبُ أَنْ تَجْلبَه في للإستجواب.
    Bir keresinde polis beni sorgu için alıp götürmüştü ancak daha sonra kimse için bir tehdit unsuru oluşturmadığım için serbest bıraktılar özellikle de kendime karşı tehdit içermediğim için. Open Subtitles أخذتني الشرطة ذات مرة للإستجواب ولكن أطلقوا سراحي عندما قرروا أني لا أشكّل تهديداً إلى أي أحد غير نفسي
    Herifi sorgu için içeri aldırmalıymışım. Open Subtitles كنت اعرف اني يجب ان آخذه للإستجواب
    Belli değil ama şu anda sorgulanmak için buraya getiriliyor. Open Subtitles غير واضح، لكن الشرطة تجلبها للإستجواب الآن.
    Bu iki kişi sorgulanmak için isteniyor. Başka bir şey değil. Open Subtitles هؤلاء الشخصان مطلوبان للإستجواب لاأكثر
    Sizi merkeze götürmek istemiyorum. Open Subtitles أنا لا أريد أن أقبض عليك للإستجواب
    Sıradan bir adam, yani öyle biri varsa evine gidiyor ve polis gelip onu Sorgulamaya götürüyor. Open Subtitles رجل عادي، إذا هناك واحد يمشي للبيت والشرطة تختاره للإستجواب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more