"للإستمتاع" - Translation from Arabic to Turkish

    • tadını
        
    • eğlenmeye
        
    • zevk almanın
        
    • o adamı rahat
        
    Çim yapraklarına hayranlık duymak yabancılara her anın tadını çıkarma konusunda söylevler vermek. Open Subtitles شفرة شذب أعشاب مدهشة محاضرة الغرباء للإستمتاع بكلّ لحظة
    Bu güzel günlerimin tadını çıkarmalıyım... çünkü kısa bir süre sonra işlere kaldığım yerden devam edeceğim. Open Subtitles قريباً للغايه, سأضطر للعوده لمتابعة ماأفعله لذا سأحدد يوماً للإستمتاع بمثل تلك الأيام عندما أحظى بها
    Çok güzel bir sesi vardı ama gerçekten durup, müziğinin tadını çıkarmadım. Open Subtitles .. كانت تملك صوتاً جميلاً لكنني لم أتوقف يوماً للإستمتاع بعزفها
    Haydi, hepimiz eğlenmeye geldik. Open Subtitles ! هيا، نحن هنا للإستمتاع بوقتنا - تعالي معي -
    eğlenmeye hazırım. Open Subtitles جاهزة للإستمتاع وهناك بعض منها
    İster inan ister inanma, doğum günümden zevk almanın bir yolunu buldum. Open Subtitles صدقي أو لا، وجدت .طريقة للإستمتاع بعيد ميلادي
    Neden o adamı rahat bırakıp, gidip kar kayağı falan izleyerek otuzbir çekmiyorsun? Open Subtitles واذهبوا للإستمتاع في محل فيديوا أو تزلج في مكان آخر
    Hey, buraya filmin tadını çıkarmaya geldik ve öyle yapacağız. Open Subtitles لقد أتينا هنا للإستمتاع بالفيلم وسنستمتع بالفيلم بطولة :
    Ben buraya iki saatlik kuyruğun tadını çıkartmaya gelmiştim. Open Subtitles نعم , لقد قررت الحضور للإستمتاع بساعتين في الصف
    Oturup yemeğin tadını çıkarırken ondan ayrılacaksın. Open Subtitles و بينما انتم جالسين للإستمتاع بها ستقوم بالإنفصال عنه
    Bu kadar iş yeter. Tatilin tadını çıkaralım artık. Open Subtitles حسناً , يكفي عمل, حان الوقت للإستمتاع بالعطلة
    Bu kadar iş yeter. Tatilin tadını çıkaralım artık. Open Subtitles حسناً , يكفي عمل, حان الوقت للإستمتاع بالعطلة
    Mesele sadece şehri yönetmek değil. Asıl mesele bunun tadını çıkaracak kadar uzun yaşamak. Open Subtitles الأمر ليس حول من يُدير المدينة، بل حول البقاء حياً لوقتٍ طويل للإستمتاع بذلك.
    Bana ver, sen git partinin tadını çıkar. Open Subtitles هنا. أعطيني إياها وآذهبي للإستمتاع بحفلتك
    ve Paris'in tadını çıkartmak... ...içinde vaktimiz var Open Subtitles وسيكون لدينا الوقت للإستمتاع بباريـس
    Manzaranın tadını çıkarın. Open Subtitles خـــــذ لحظــــــة للإستمتاع بالمنظـــر
    Evimize eğlenmeye gidelim mi? Open Subtitles هل يجبُ أن نذهب للإستمتاع في منزلنا؟
    Bilirsiniz eğlenmeye. Open Subtitles أنت تعلم للإستمتاع
    Seni uyarmalıyım Kobina, kral onurumuza bir eğlence düzenliyor fakat biz buraya eğlenmeye gelmedik. Open Subtitles عليّ إنذارك يا (كوبينا) سيقيم الملك حفلاً على شرفي ولكنني لم آت إلى هنا للإستمتاع بوقتي
    Mike sonunda Brick'ten uzak kalarak ev tatilinden zevk almanın bir yolunu bulmuştu. Open Subtitles إذا، عثر (مايك) أخيرا على طريقة للإستمتاع بإجازته في البيت (بالبقاء أبعد قليلا... عن (بريك
    Neden o adamı rahat bırakıp, gidip kar kayağı falan izleyerek otuzbir çekmiyorsun? Open Subtitles واذهبوا للإستمتاع في محل فيديوا أو تزلج في مكان آخر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more