"للإنترنت" - Translation from Arabic to Turkish

    • internet
        
    • internete
        
    • internetin
        
    • İnternet
        
    İşte haritayı yapan Mark Graham Oksford İnternet Enstitüsünün alt sokağındadır. TED إليكم خريطة أعدها مارك قراهام والذي يعمل في معهد أكسفورد للإنترنت.
    Resmi değil ama altı yıl hayran sitesi yönettim. Bir internet kafede başlattım. Open Subtitles لكني أدير الموقع لما يقرب عَن 6 أعوام بدأت مِن خلال مقهى للإنترنت.
    Bu süreçte internete ve bizi sunduklarına hayrandım: bizi birbirimize yaklaştırmak, daha zeki kılmak ve özgürleştirmek gibi. TED وكنت في دهشة تامة للإنترنت ووعوده لجعلنا أقرب وأبرع وأكثر حرية.
    İnternete başvurduk. İnsanların oluşturduğu en büyük resim definesi. TED لقد اتجهنا للإنترنت حيث يقبع أكبر كنز من الصور أنتجته البشرية على الإطلاق
    Bu yüzden içgüdüsel olarak doğru olan şeyi yaptım, yani internetin başına gidip meseleyi kendim çözüp çözemeyeceğimi bulmaya çalıştım. TED لذلك قمت وقتها بما أحسست أنه صائب توجهت للإنترنت وحاولت أن أعرف اذا كنت استطيع أن آخذ زمام الأمور بنفسي
    Bir de internetin vahşi doğasını ekleyin böylece, devlet okullarında yetersiz eğitim alan bu kuşağa yeni paketlenmiş "Kavgam" fikirlerini satmak kolay. TED أضف في المشهد البري للإنترنت ومن السهل بيع تلك الأفكار إلى الجيل الذى فشل بالمدارس
    Haberde Amerika'nın internet takibinin ne boyuilarda olduğunu basına sızdıran kişinin ismi veriliyor. Open Subtitles الذي تقول الصحيفة أنه سرّب المعلومات التي فضحت مستوى مراقبة الولايات المتحدة للإنترنت.
    Tüm bu bilgiler, gsm firmanız veya internet servis sağlayıcınız tarafından kaydedilerek, 6 aydan 2 yıla kadar saklanır. TED كل تلك المعلومات يتم حفظها على الأقل لمدة ستة أشهر ، وحتى سنتان من قِبَل شركة هاتفِك. أو مزود خدمتك للإنترنت.
    internet için Magna Carta'nın tam olarak ihtiyacımız olan şey olduğuna inanıyorum. TED و أعتقد أن ماغنا كارتا للإنترنت هي تمامًا ما نحتاج
    Etraflıca düşünürsek, günümüz internet modelinin özel yaşam ile uyumlu olmadığını görürüz. TED حسنا، إذا فكرنا في الأمر، نلاحظ اليوم أن نموذج العمل للإنترنت لا يتوافق مع الخصوصية والسرية.
    Bu prensipler, geleceği tasarlarken temel aldığımız şeyler olmalı. Sadece İnternet için değil. TED على هذه المباديء أن تعزز الكيفية التي نصمم من خلالها للمستقبل، وليس فقط للإنترنت.
    Rejim İnternet ve iletişimi kesmeden birkaç saat önce, gece yarısı Kahire'de karanlık bir sokakta yürüyordum. TED قبل ساعات من قطع النظام للإنترنت والاتصالات، كنت أمشي في شارع مظلم في القاهرة، حوالي منتصف الليل.
    Belki de seyahat edemeyen daha yaşlıların internete erişimini sağlamalıyız. TED نحن بحاجة أن نضمن أن الأجيال الأكبر سناً الذين قد لا يتاح لهم السفر أن تتاح لهم إمكانية الوصول للإنترنت.
    Sonra internete girdim ve tüm dünyada aynı semptomlarla yaşayan, aynı şekile izole olmuş, aynı şekilde inanılmayan binlerce insan buldum. TED ثم هرعت للإنترنت ووجدت آلاف الأشخاص حول العالم يعانون نفس الأعراض، معزولون مثلي، مثلي لا أحد يصدقهم.
    Bilgisayarsız internete girebiliyorsun. Open Subtitles ..إذن بإستطاعتك الدخول للإنترنت دون الحاجة لجهاز كمبيوتر
    - Evet, internete göre, aya inişte düzmece idi. Open Subtitles حسناً، طبقاً للإنترنت . فإنّ الهبوط على القمر مزيّفاً
    İsteyen herkes internete girip papazlık rütbesi alabiliyor. Open Subtitles حسناً ، هذا سهلٌ ، أي أحد يمكنه الدخول للإنترنت ويحصل على شهادة أن يكون قسّاً
    Daniel'in televizyona erişimi olabilir, hatta internete bile olabilir. Open Subtitles من المحتمل أن لديه وصولا للتلفاز,و ربما للإنترنت حتى
    Fiber optikler ile uzaklık veriyi neredeyse hiç sınırlamayarak internetin gezegensel bir bilgisayara dönüşmesine olanak sağlar. TED مع الألياف البصرية، بالكاد تحد المسافة من البيانات، مما سمح للإنترنت أن يتطور إلى حاسوب كوني.
    İnternetin dijital verisi bazıları yüz pikosaniye kadar kısa olan hassas zamanlı ışık atımlarıyla taşınıyor. TED البيانات الرقمية للإنترنت يتم بواسطة دقة توقيت نبضات الضوء، بعضها قصير كقصر مئات البيكو ثانية.
    Anonymous kendisine internetin son patronu demeye başladı, bazen bunun harbiden doğru olduğunu kanıtladı. Open Subtitles المجهولون يسمونَ أنفسهم : المدير النهائي للإنترنت ًو أحياناً يثبتونَ أنَّهم على حق تماما.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more