Haber göndermezlerse, onları aramaya gelecekler. | Open Subtitles | اذا لم تخرجوا من هنا، فستأتي جماعتهم للبحث عنهم |
Asla onları aramaya gitmeyeceksiniz. | Open Subtitles | و لا يجب أن تذهبوا للبحث عنهم. |
Arkadaşlarımız kayıp, biz de onları aramaya çıktık ama yolda... | Open Subtitles | كان أصدقاؤنا مفقودين، لذلك خرجنا للبحث عنهم ... لكن وفي الطريق |
Nerede olduklarını bilmediğimiz sürece sınırlı miktardaki yakıtımızı onları aramak için kullanamayız. | Open Subtitles | .. ولا نعرف أين هى لا نستطيع إستخدام طاقة.. وقودنا المحدودة للبحث عنهم |
Erkenden kalkıp, dışarı çıkarak onları aramalıyız. | Open Subtitles | يجب أن ننهض مبكراً ، ونخرج للبحث عنهم |
Değişiklik olsun diye gidip onları arayabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا أن نذهب للبحث عنهم كنوع من التغيير |
Ben onları aramaya gidiyorum. | Open Subtitles | سوف اذهب للبحث عنهم حالا |
onları aramaya gidiyorum. | Open Subtitles | سوف أذهب للبحث عنهم |
Ne demişti,Ranger Bob yarın öğlene kadar ortaya... ..çıkmazlarsa onları aramaya çıkacak | Open Subtitles | تتذكرون ما قاله الحارس(بوب)؟ أنه سيذهب غدآ للبحث عنهم |
Ben de onları aramaya gittim. | Open Subtitles | فقررت الذهاب للبحث عنهم |
- Şimdi onları aramaya mı gidiyorsun? | Open Subtitles | و هل ستذهب للبحث عنهم الآن ؟ |
onları aramak benim sorumluluğum değil. | Open Subtitles | ليس من واجبي الخروج للبحث عنهم |
Ne de olsa onları aramak için uzaya gitmek zorundasın. | Open Subtitles | بالنظر لكونك ذهبت للبحث عنهم في الفضاء. |
Efendim, Daniel'in söylemeye çalıştığı orada Goa'uld'lara düşman bir uzaylı ırkı varsa ve onlara eşdeğer ya da daha güçlü bir silah gücüne sahiplerse, onları aramalıyız. | Open Subtitles | سيدي، اعتقد ان دانيال يحاول ان يقول إذا هناك كائنات فضائية تعادي الجواؤلد ولديهم اسلحة مماثله او أقوى علينا الذهاب للبحث عنهم |
Dışarı çıkıp onları aramalıyız. Sam... | Open Subtitles | يجب أن نخرج للبحث عنهم |
- onları aramalıyız. | Open Subtitles | علينا الذهاب للبحث عنهم |
Gidip onları arayabiliriz ya da kalabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا الذهاب للبحث عنهم او يمكننا البقاء،أعني، البقاء جيد |