"للبَقاء" - Translation from Arabic to Turkish

    • kalmak
        
    • kalması
        
    • kalmaya
        
    • kalma
        
    • kalacak
        
    • kalmanı
        
    Çocuklarımızdan birçoğu, bizimle iletişim halinde kalmak için yılın bu aylarında fotoğraflarını yollarlar. Open Subtitles العديد مِنْ أطفالِنا، يُرسلونَنا صورَ حول هذا الوقتِ مِنْ السَنَةِ للبَقاء على إتصال.
    Polis ve kocan gelmek üzere burada kalmak daha güvenli. Open Subtitles الشرطة وزوجكِ على طريقِهم، وهو فقط أكثر أماناً للبَقاء هنا.
    Geç kalıcaz. Chang'in Hong Kong'ta kalması için ağırlığını kulllanamazmısın? Open Subtitles أنت يُمْكِنُ أَنْ تَحْصلَ على تفويضِ للبَقاء في هونغ كونغ
    Bay Chang'in Hong Kong'ta kalması için bir dilekçe yazmıştım. Open Subtitles لدي تفويضاً للسّيدِ "شانغ" للبَقاء في هونغ كونغ
    kalmaya niyetli olduğunu hiç bilmiyordum. Open Subtitles أنا ما كَانَ عِنْدي فكرةُ هي مقصود للبَقاء.
    Sessiz kalma hakkına sahipsiniz. Avukat tutma hakkına sahipsiniz. Open Subtitles تَمتلكُ الحقّ للبَقاء صامتِ.لك الحقّ في مُحامي معيّن من قبل المحكمة.
    Sam kendi başına kalacak kadar büyüdü. Open Subtitles سام لحدّ كافُ كبير للبَقاء لوحده
    Senin o kıyafette kalmanı sağlayacak teşvik yolum kıyafetlerini çöp bidonuna atmamdı. Open Subtitles لا. طريقي مِنْ تشجيعك للبَقاء في الزيَّ كَانَ يَرْمي ملابسَكَ أسفل مزلقِ القمامةَ.
    Evde kalmak dışında seçeneği olmaz. Open Subtitles ذلك الطريقِ، هو لَيْسَ لهُ إختيارُ لكن للبَقاء.
    EGER SAHADA kalmak iSTiYORSANIZ GERi CEKiLiN KOC. Open Subtitles يَتراجعُ، حافلة، إذا أنت حاجة للبَقاء في هذه اللعبةِ.
    Bu işte kalmak için ihtiyacın olan buysa, tamam. Open Subtitles تَحتاجُه للبَقاء في هذه المهنةِ مَعي، غرامة.
    Biliyor musun, sırf anketin sağ tarafında kalmak için... çıkma ihtiyacı hissetmiyorum. Open Subtitles اتَعْرفُين، أنا لا اشعرْ بالحاجة الى موعد فقط للبَقاء على الجانب الصحيح للمسح
    En iyisi bir süre yine senin evinde kalması. Open Subtitles أفضل شيءِ سَيَكُونُ لَهُ للبَقاء مَعك.
    Böylece o ve çocuğunun bu ülkede kalması için yeşil kart sahibi olabilmesi için onunla evlenmeyi kabul ettim. Open Subtitles لذا بالترتيب لها وأطفالِها للبَقاء في هذه البلادِ... ... وافقتُعلىزَواجها لذا هي يُمْكِنُ أَنْ تُصبحَ a بطاقة خضراء.
    Onları kalmaya ikna edebilirdim eğer sen... Open Subtitles سَأَجِدُ من الصّعوبة للإقتِناع هم للبَقاء مالم تَتوقّفُ
    Ona dairemizin sarmaşıkların yaşam alanı olmasından sonra Tenzin'in bizi burada kalmaya davet ettiğini söyledim Open Subtitles أخبرتُه أن تينزن دَعانا للبَقاء هنا منذ شُقَّتِنا بيئة كرمةِ الآن،
    - Seninle sonsuza kadar kalmaya hazırdım. Open Subtitles - أنا كُنْتُ مستعدَّ للبَقاء مَعك إلى الأبد.
    Yataktan çıkmama isteği aslında rahimde kalma isteğine benzer. Open Subtitles الرغبة للبَقاء في السريرِ مماثلُ إلى الرغبةِ للرُجُوع إلى الرحمِ.
    Öyleyse sessiz kalma hakkını da biliyorsun. Open Subtitles ثمّ تَعْرفُ بأنّك عِنْدَكَ الحقّ للبَقاء صامتِ.
    Bayan Wu, Li Mu Bai bu gece burada kalacak. Open Subtitles لي مو بايي سيَجيءُ للبَقاء الليلِ.
    -aşağıda kalacak zeki değilsiniz ha Open Subtitles العطش والجوع... هم فقط لَيسوا أذكياءَ بما فيه الكفاية للبَقاء أسفل حيث يَنتمونَ.
    Anna. Bizimle kalmanı istiyoruz, misafir evimizde. Open Subtitles آنا، نحن نوَدُّك للبَقاء هنا مَعنا في دارِ ضيافتنا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more