"للتأكّد من" - Translation from Arabic to Turkish

    • için
        
    • emin
        
    Oğlumuzun güvende olduğundan emin olmak için elimizden geleni yapacağız. Open Subtitles سنفعل كل ما بوسعنا للتأكّد من أنّ ابننا في أمان.
    Birisi, bulunmayacağından emin olmak için elinden geleni yapmış. Open Subtitles كان هناك شخص يقوم بأفضل ما يُمكنه للتأكّد من عدم العثور عليها.
    Doğru CD'yi alıp almadığımı kontrol etmek için baktım sadece. Open Subtitles شاهدتُ ما يكفي فقط للتأكّد من أخذي القرص الصحيح
    Dosyalarınızı takip edip, her şeyin düzgün gittiğinden emin olacağım. Open Subtitles سأتابع حالتك، للتأكّد من أنّ كل شيء يسير بشكل سلس.
    O yüzden sağlam bir şeyler bulmak için iki gününüz var. Open Subtitles لذا، لديكما يومان للتأكّد من إيجاد دليلًا قويًّا.
    Böylelikle ona birkaç gün vereceğiz ve sonra ben Bob'un sözünü tutup tutmadığından emin olmak için Little, Brown'daki Ketterman'ı kontrol edeceğim. Open Subtitles لذلك سنمنحه بضعة أيّام، وبعد ذلك سأتحقّق مع كيترمان في دار نشر ليتل براون، للتأكّد من أنّ بوب أوفى بوعده.
    Ben Matthew Williams'ın ofisinden Clarence Clemons. Seyahat programını kontrol etmek için arıyorum. Open Subtitles هذا (كلورنس كليمونس) مِن مكتب (ماثيو وليامز) أنا أتصل فقط للتأكّد من جولتُـه
    Ama neler olduğunu öğrenmek için en önemli sebebim... Open Subtitles لك السبب الأهم لكوني أريد أن أعرف مالذي حدث هو للتأكّد من...
    Onu kontrol etmek için arayan oldu mu? Open Subtitles هل اتّصل أيّ شخص للتأكّد من مكانه؟
    Görünüşe göre Chad Bryson suçsuz bulunması için bir çeşit iş bitirici tutmuş. Open Subtitles يبدو وكأنّ (تشاد بريسون) قد استأجر مزورا ما للتأكّد من إصدار حُكم ببراءته.
    Öyle olduğundan emin olmak için yanlarında olacağım. Open Subtitles سأكون هناك للتأكّد من أنّها ستكون كذلك.
    Çıkarken perdeleri çalmadığımdan emin olmak için. Open Subtitles للتأكّد من عدم سرقتي للستائر و أنا ذاهب
    Çocuğun tehlikede olmadığından emin olmak için. Open Subtitles للتأكّد من أنّ الطّفل غير عُرضة للخطر
    Beni buraya Christoph'u bilen birisi olup olmadığını öğrenmek için getirdin Kara Hançeri durdurmak için değil. Open Subtitles "لقد أحضرتني هُنا لتعلم أيضا من يعلم بشأن "كريستوف ليس لإيقاف الخنجر الأسود ، بل للتأكّد من حدوثه
    Kesin Zollinger Ellison teşhisi koymak için bir sonraki tanılayıcı hamle ne olurdu diye sana sorsam ve sen de bilemesen, ben de "Zvah!" derdim. Open Subtitles إذاً, إذا حدث وسألتك سؤالاً, مثل.. "ماهي الخطوة التشخيصيّة التالية للتأكّد من (زولينجر إليسون)".. وأنت لم تعرف..
    Hikâyeyi doğrulamak için Chloe'yle konuşmamız gerekecek. Open Subtitles -نودّ التحدث مع (كولي) للتأكّد من هذا -تفضل
    Metronun kameraları bozulmuş, o yüzden emin olmanın yolu yok. Open Subtitles حسناً، كانت كاميرات مترو الأنفاق مُعطلة، لذا لا تُوجد طريقة للتأكّد من ذلك.
    Bu onun birbirimizi gördüğümüzden emin olma şekli. Open Subtitles بل كانت طريقته للتأكّد من رؤيتنا لعضنا البعض

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more