En iyi soruşturma ekibiyle birlikte bu davada adaletin yerini bulması için çalışıyoruz. | Open Subtitles | ولذا كلفنا افضل فريق تحقيق لدينا للتاكد من ان هذه القضية ستقدم للمحكمة |
Herkesin evine güç sağlayabilecek yeterli miktarın olması için, sisteme gelen bütün elektriği gözlemlemek gibi önemli bir işi var. | TED | لديه عمل مهم في مراقبة جميع الكهرباء القادمة الى النظام للتاكد من ان هناك طاقة كافية لجميع المنازل |
Hala işe yarıyor mu görmek için daha bu sabah denedim. | TED | لقد جربتها هذا الصباح فقط للتاكد من وجود الخدمة |
Ben karakola gidip Kevin'i aradıklarından emin olmak istiyorum. | Open Subtitles | سوف اذهب الى مركز الشرطه للتاكد بانهم يبحثون عنه |
Herşeyin planladiğım gibi olduğundan emin olmalıyım ve özellikle ölmesini istediğin bir yöntem var mı? | Open Subtitles | للتاكد ان كل شئ جيد اتريدين طريقة معينة لقتله ؟ |
Araştırma robotunu yollayacağız, yaşamı kontrol edeceğiz. | Open Subtitles | وسوف نقوم بارسل المسبارالالى للتاكد من قابلية النجاح،. |
Tamam, bunu seni rahatlatmak için söylemiyorum ama ben beş yıl önce bu işe burada başladığımda hala eski HIV testlerini kullanıyorlardı. | Open Subtitles | حَسَناً فقط للتاكد اعملي التحاليل بأكملها قبل خمسة سنوات عندما بَدأتُ في الصناعةِ كانوا ما زالوا يَستعملونَ إختبارتَ قديمة للإتش آي في |
Kimsenin dalga geçmediğinden emin olmak için. | Open Subtitles | للتاكد من أنه لا يوجد تلاعب أثناء السباق |
- Evet bunu bilmemize imkân yok, ama... bu durum, denemememiz için bir sebep olamaz. | Open Subtitles | لا توجد طريقة للتاكد, نعم, ولكن هذا ليس سبب يمنعنا من المحاولة. |
Dediğim gibi güneş patlamasının geçit yolculuğunu bozmadığından emin olmak için. | Open Subtitles | كما اقول ,للتاكد أن التوهج الشمسي الذيعطلسفرالبوابةلميحدثبعد. |
Bay Shuester da adaletli olması için, seni gözlemleyecek. | Open Subtitles | والاستاذ شوستر سيراقبهم للتاكد من ان ذلك عادلا للجميع |
Bunun gerçekleşmesi için, en iyi bildiğim iki şeyi kullandım: | Open Subtitles | للتاكد من حصول ذلك استخدمت شيئان اعرفهمها جيدا |
Detayları kontrol etmek için avukatınızın ismini öğrenebilir miyim? | Open Subtitles | هل استطيع الحصول على أسم المحامي فقط للتاكد من التفاصيل؟ |
Onun için daha kolay olur diye dedim. | Open Subtitles | فقط للتاكد من الجاهزية حتى لا يحدث كالمرة الماضية |
Doğrulamak için kan tahlili yapın ve hormon replasmanına başlayın. | Open Subtitles | اجروا فحص للدم للتاكد و علاجا هرمونيا بديلا |
emin olmanın yolu yok, ama gerçekten de Robert Shaftoe isimli bir eski denizci var, ve gerçekten de 22 Kasım 1963'te Dallas'taymış. | Open Subtitles | ليس هناك طريقه للتاكد ولكن انا اعنى ان هناك جندى مشاه بحريه سابق اسمه روبرت شافتو |
Westland'da hâkimler ve avukatlar vardır birini cezalandırmadan önce suçlu olduğundan emin oluruz. | Open Subtitles | في "ويستلاند" لدينا قضاه و مستشارين، للتاكد من ان الشخص مذنب قبل معاقبته. |
Neden gece ayrılmadan önce hepsinin suyu var mı diye kontrol etmemiş? | Open Subtitles | ولكن لماذا لم يتحقق للتاكد من وجود الماء قبل أن يغارد ليلاً ؟ |