"للتغطية على" - Translation from Arabic to Turkish

    • gizlemek için
        
    • örtbas etmek için
        
    • örtmek için
        
    • saklamak için
        
    • örtbasta beni
        
    ...aynı şu anda işlediği cinayetlerdeki barbarlığı gizlemek için çektiği acı gibi. Open Subtitles كما قامت بمجهود شديد للتغطية على وحشية جرائم القتل التى ترتكبها الان
    Bu yüzden Kedoui klanından yüz kopyalama güçünü ödünç aldım bunu gizlemek için. Open Subtitles لهذا قمت باستئجار أفراد من قبيلة كيندوي أصحاب مهارة نسخ الأشكال للتغطية على هذا
    Yani şimdi biz sahte bir intiharı gizlemek için düzenlenen sahte bir cinayeti mi konuşuyoruz? Open Subtitles إذاً نحن نتحدث الآن عن جريمة مزيفة للتغطية على الانتحار المزيف ؟
    Annesinin, büyükannemi merdivenlerden ittirdiğini örtbas etmek için yalan söyledi. Open Subtitles قامت بالكذب للتغطية على أن أمها دفعت جدتي على السلالم
    O hâlde Betancourt, uyuşturucu kaçakçılığını örtbas etmek için hazine avlarını finanse ediyor. Open Subtitles حسناً إذا كان يمول صيد الكنوز للتغطية على تهريب البضائع فهو لم يعلم أنهم وجدوا الذهب
    Kadının bu olayı örtmek için çok fazla para harcamış olduğuna hiç şüphe yok. Open Subtitles لا عجب فى أنها أنفقت نقوداً كثيرة للتغطية على ذلك
    Biri bu sivili aslında ne olduğunu saklamak için buraya yerleştirmiş. Open Subtitles هناك من أدخل ذلك المدني للتغطية على ما حدث في الواقع
    Birini öldürdüğün için mi örtbasta beni kullandığın için mi? Open Subtitles لقتلك أحدهم، ام لاستغلالي للتغطية على الأمر
    Yaptıklarını gizlemek için bir sürü insan öldü. Open Subtitles العديد من الجثث تتراكم فقط للتغطية على ما فعلت
    Bunu sadece cinayeti gizlemek için yaptığını sanıyordum. Open Subtitles كما ترى، ظننت أنه فقط للتغطية على جريمة القتل.
    Eğer bunu doğru tasarlarsak, cinsel bir ilişkiyi gizlemek için verilen sus payı olarak gösterebiliriz. Open Subtitles وإن حرّفنا الأمر جيداً فيمكننا أن نقول أن هذه أموال تُدفع له مقابل سكوته للتغطية على علاقة جسدية
    Bütün bunlar, temizleme, temiz elbiseler giydirme bunların hepsi hunharca işlenmiş cinayeti gizlemek için yapılmış. Open Subtitles كل هذا العمل كل هذه الترتيب، الالباس كل هذا للتغطية على القتل العنيف
    Hareketlerinin sesini gizlemek için radyoyu kullanmış. Open Subtitles نعم، لقد استخدم الراديو للتغطية على صوت تحركاته
    Rehine krizini, bir hırsızlığı örtbas etmek için kullanıyordu. Hırsızlık mı? Open Subtitles و قد إستغل أزمة الرهائن للتغطية على سرقة ؟
    Asıl kaçırmayı örtbas etmek için daha fazla insan kaçıramazsınız. Open Subtitles نحن لا نستطيع اختطاف المزيد من الناس للتغطية على الأختطاف الأصلي
    Eğer ihlali örtbas etmek için işlemleri bulamaz isen. Mayıs 2008 altıncı devre ye göre belirlendi. Open Subtitles ليس إذا استطعت إيجاد تصرّفات للتغطية على الإنتهاك المعترف بها في الدّائرة السادسة ، في ماي 2008
    O halde gasp, cinayeti örtbas etmek için yapılmış. Open Subtitles إذن السرقة حدثت بعد وقوع الجريمة للتغطية على جريمة القتل.
    Yaptıklarını örtbas etmek için niye bu kadar ileri gitmişlerdi? Open Subtitles ولماذا يصلون إلى هذا الحد للتغطية على أفعالهم؟
    Aşıklar, vakitsiz gelen kazaları örtmek için yalana ihtiyaç duyarlar... Open Subtitles الأحباء بحاجة له للتغطية على الحوادث الغير متوقعة
    İki ölüyü saklamak için ne güzel bir yer. Open Subtitles يا له من مكان ممتاز للتغطية على حالتي وفاة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more