"للتكلم" - Translation from Arabic to Turkish

    • konuşmak
        
    • konuşmaya
        
    • konuşmam
        
    • konuşma
        
    • Konuşacak
        
    • konuşmamız
        
    • konuşmalıyım
        
    • konuşacağım
        
    • konuşalım
        
    • konuşmalıyız
        
    • konuşmalısın
        
    • konuşman
        
    Eğer gerçeği söylemek gerekirse, aynı zamanda seninle konuşmak için döndüm. Open Subtitles حسناً، إذا كنت سأكون صريح تماماً، لقد عدت أيضاً للتكلم معك.
    Birisiyle oturup konuşmak zorunda olmamak çok güzel. Open Subtitles أمر لطيف أن تجلس برفقة أحد دون الحاجة للتكلم
    Bir çocukla ya da genç bir kadınla konuşmaya çalışan herkesi sıkıştırmanızı istiyoruz. Open Subtitles نريدكم أن تستجوبوا كل شخص يقوم بالتوقف للتكلم مع طفل أو فتاة صغيرة
    Ben buraya can sıkıcı yasal prosedürleri konuşmaya gelmedim. Open Subtitles لم آت الى هنا للتكلم عن اتجراءات القانون الجنائى الممله
    Özel Tim'de çalışan biriyle konuşmam gerekiyor. Open Subtitles أنا بحاجة للتكلم مباشرة مع شخص ما من مقر التحقيق
    Hepsi başladığından beri bire bir konuşma fırsatımız olmadığının farkındayım. Open Subtitles أنا اعرف بأنه لم تكن هناك الفرصة للتكلم وجهاً لوجهة من بداية هذا الأمر
    Konuşacak kimsem yoktu.. İlgilenecek de. Open Subtitles لم اكن املك احد للتكلم معه لا احد للاعتناء بي
    - konuşmamız lazım, Peder. - Sorun nedir? Open Subtitles –انا بحاجة للتكلم معك, ايها الاب –ما الامر?
    Bu gece, yani bu akşam bir deprem olacak... bu konu hakkında birileriyle konuşmalıyım. Open Subtitles لا أفهم الليلة، سيحدث زلزال هذا المساء وأنا أحتاج للتكلم إلى أحد بشأنه
    Neden ki? Ondan bundan konuşmak için yanında ben varım. Open Subtitles أعني أنه لديك أنا للتكلم عن هذه الأشياء.
    Teyzen seninle konuşmak için geliyor. Open Subtitles حسناً,عمتك قادمة بالطائرة لهنا للتكلم معك
    En anne konuşmak gitmek ve kitap hakkında biliyorsanız görelim. Open Subtitles فلنذهب للتكلم مع أبواه و نرى إذا كانوا يعلمون شيئاً عن الكتاب
    Galiba bir doktorla konuşmaya ihtiyaçları var doktor. Open Subtitles يبدو أنهم يحتاجون للتكلم إلى طبيب أيها الطبيب
    Priox'u test eden laboratuarlarla konuşmaya yolladım. Open Subtitles أرسلتها للتكلم مع المخابر التي أجرت التحاليل على العقار؟
    Ya kör kütük sarhoşsunuz ya da üstünüz bir subaya böyle küstahça konuşmaya cesaret edecek kadar delisiniz! Open Subtitles لابدّ وأنّك ثمل أو مجنون للتكلم مع ضابطٍ أعلى بهذه الطريقة،
    On dakika içinde geleceğimi söyle. Onunla gerçekten konuşmam lâzım. Open Subtitles أبلغه أني قادم في 10 دقائق أحتاج للتكلم معه
    Onunla konuşmam gerek ama, ben de numarası yok. Open Subtitles وأنا بحاجة حقاً للتكلم معه لكن رقمه ليس معي
    İşte bunun için sizinle konuşmam gerektiğini düşündüm. Open Subtitles أترين, لهذا علمتُ أنكِ الشخص المناسب للتكلم معه
    Hala dünden beri sana neler olduğuyla ilgili konuşma şansımız olmadı. Open Subtitles نحن لم نحظى بالفرصة للتكلم بشأن ما جرى لكَ البارحة
    Dolu dolu bir adam. Konuşacak o kadar şeyimiz oluyor ki. Open Subtitles انه رجل روحاني جداً, لدينا الكثير للتكلم عنه
    Cidden, Nina, bazı şeyleri konuşmamız gerek. Open Subtitles جديا , نينا ؟ . نحن نحتاج للتكلم عن بعض الامور ..
    Ne yani yılın en önemli dini gününde bir tapınağa gidip iş mi konuşmalıyım? Open Subtitles عليّ الذهاب للكنيس في أقدس أيام السنة للتكلم في العمل؟
    Onu çiftliğe götürür müsün? Ben Lex'le konuşacağım. Open Subtitles هل تأخذينه إلى المزرعة سأذهب للتكلم مع ليكس
    Bir akşam bir şişe içkiyle sana geleyim, oturup konuşalım. Open Subtitles يجب أن آت في أحدى الليالي مع زجاجة شراب ونجلس أنا وأنت للتكلم سوية
    Hepimiz konuşmalıyız. Open Subtitles اسمعي "بيث" نحن نحتاج لنتكلم مع بعضنا في الحقيقة , نحن نحتاج كلنا للتكلم
    Baba, Metropolis'e gitmenin hızlı bir yolu var. Lex'le konuşmalısın. Open Subtitles أبي هناك طريقة أسرع من ذلك لكن ستضطر للتكلم مع ليكس
    Bak, konuşman konusunda sana baskı yapmıyorum ama bazı şeyler gözümden kaçmadı. Open Subtitles انا لم اضغط عليك للتكلم حول هذا لكنني انتبهت لأشياء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more