Ve tam olarak aynı yöntemle, ağ rüzgar ve güneş enerjisinin tahmin edilebilir varyasyonlarıyla başa çıkabilir. | TED | و تنفس الطريقة تحديداً بإمكان الشبكة أن تتعامل مع تقلبات .الطاقة الشمسية القابلة للتنبؤ |
Kuyrukluyıldız gidişatını veya adımızın yazılı olduğu bir tanesinin ne zaman ulaşacağını tahmin edecek teknolojimiz yok. | TED | في الحقيقة أننا لا نملك التقنية الكافية للتنبؤ بمسار المذنبات ، أو متى سيصطدم بنا مذنب قد يحمل إسم أحدنا. |
Bilim şu anda gelecekteki çoğu vakayı tahmin edebilecek güçte. | TED | والعلم لديه القوة للتنبؤ عن المستقبل في الكثير من الحالات اليوم. |
Ölüler için bir tür geiger sayacı gibi olduğumu biliyorum ama henüz bunu nasıl açıp kapatacağımı bilmiyorum. | Open Subtitles | أعنى، أنا أعرف أننى بمثابة عداد جايجر للتنبؤ بحدوث الوفيات لكننى.. لا أعلم كيف أشغله أو اطفئه حتى الآن |
Einstein zamanın genleşmesini uzay-zamanı tanımlamak için bunu uzayla bağdaştırarak çözdü, uzay-zaman bükülebilirdi ancak sürekli, öngörülebilir yolda hareket ediyordu. | TED | طوع آينشتاين الزمن وحل المشكلة بربطه مع المكان ليشكل زمكان والذي يمكن أن ينحني، ولكنه يتصرف بطريقة متسقة وقابلة للتنبؤ. |
Bunu güneş patlamasını öngörmek için nasıl kullanacaksın? | Open Subtitles | كيف يمكننا إستغلالها للتنبؤ بالوهج الشمسى ؟ |
Bu sürecin yönetiminde gelecek suçların nerede olacağını öngören ve maaş ödenen veri bilimcileri olsa ne olurdu? | TED | وعلاوة على ذلك، ماذا لو وجدنا علماء البيانات ودفعنا لهم للتنبؤ بمكان الجريمة التالية؟ |
Bu arada, bu kırmızı alandaki doğum oranlarını tahmin için herhangi bir öngörüye ihtiyacım yok. | TED | بالمناسبة، لست بحاجة لأي توقعات لمعدل الولادات للتنبؤ بالمنطقة الحمراء. |
Bugün bilim insanları finansal balona neyin sebep olduğunu tahmin etmek ve onları nasıl engelleyeceğini bulmak için uzun süre sıkı bir şekilde çalışıyorlar. | TED | اليوم يعمل العلماء بجد للتنبؤ بأسباب حدوث الفقاعات وكيفية تجنبها. |
Hiç ideolojinizin tahmin edilebilir olmaya başladığınızı hissetitğiniz oldu mu? | TED | هل تشعر بأن عقيدتك بدأت تصبح قابلة للتنبؤ ؟ |
Bunları, kunduzların nerede olduğunu tahmin etmeye yarayacak haritalar gibi kullandık. | TED | لو أفترضنا أن هذه الخرائط هي التي نحتاجها للتنبؤ بمكان وجود القندس. |
Yani bir işlevi olmalı, işlevi tahmin edilebilir olmalı ve maliyeti düşük olmalı. | TED | إذاً، يجب أن توجد وظيفةٌ؛ الوظيفة عليها أن تكون قابلةً للتنبؤ والتكلفة يجب أن تكون منخفضةً. |
İlk transistöre dayanarak interneti tahmin etmenin yolu yoktur. | TED | ليس هناك من وسيلةٍ للتنبؤ بالإنترنت إنطلاقاً من أول ترانزستر. |
Ve geleceği tahmin etmek için gerekli modeller rafine edilecek kadar veriye sahip değiller. | TED | والنماذج التي نحتاجها للتنبؤ بالمستقبل لا تمتلك البيانات الكافية لتصقلها |
Evrenin düzgün ve tahmin edilebilir bir yapıya sahip olduğuna dair inancını hiçbir zaman kaybetmedi. | Open Subtitles | فهو لم يفقد أبداً إيمانه بأن الكون يتصرف بطريقة مؤكدة وقابلة للتنبؤ |
Onun çalışmaları yer altında yolunu bulabilmekten, hava durumunu tahmin etmenin yeni yollarına kadar, pek çok uygulamaya öncü oldu. | Open Subtitles | سيرشد عمله إلى جميع أنواع التطبيقات، ابتداء من الاستدلال على طريقك في قطار الأنفاق، إلى طرق جديدة للتنبؤ بالطقس. |
Numaralar ve denklemler nicel ve tahmin edilebilir. | Open Subtitles | الأرقام و المعادلات هما كميان و قابلين للتنبؤ |
Ölüler için bir tür geiger sayacı gibi olduğumu biliyorum ama henüz bunu nasıl açıp kapatacağımı bilmiyorum. | Open Subtitles | أعنى، أنا أعرف أننى بمثابة عداد جايجر للتنبؤ بحدوث الوفيات لكننى.. لا أعلم كيف أشغله أو اطفئه حتى الآن |
öngörülebilir. Biz burada bunu istemiyoruz. Daha iyisini bul. | Open Subtitles | إنه قابل للتنبؤ لا يمكننا فعل ذلك هنا أعطني المزيد |
Muhasebe kayıtlarımızda parktan parka çok tutarlı, çok istikrarlı öngörülebilir, birkaç kentsel hacim faktörüyle uygun şekilde gelir elde ediyoruz. | Open Subtitles | نحن نظهر في كتبنا نظهر دخلاً ثابتاً جداً مستمراً وقابلاً للتنبؤ من موقف إلى آخر |
Uyanık sadece bir strateji oyunu gibi görünüyor ama aslında olası terörist tehditlerini öngörmek için imkân dahilinde geliştirdiğiniz en iyi teknolojimizdir. | Open Subtitles | اليقظة تبدو مثل لعبة إستراتيجية على الأنترنت و لكن في الحقيقة إنها على الأرجح أكثر تكنولوجيا تقدما لدينا للتنبؤ بالهجمات الإرهابية |
Gerçekten de, Gbenga şu an zaten erken uyarı sistemi gibi kullanılacak olan Afrika'da sıtma yayılımını öngören modeller geliştiriyor. | TED | في الواقع، غبينغا يطور حاليًا نماذج سيتم استخدامها كنظام إنذار مبكر للتنبؤ بنقل الملاريا في أفريقيا. |