Pekala, ona kızının beklediğini söyleyin. Babamın yanında olmak için hastaneye gidiyorum. | Open Subtitles | حسناً، أخبرها أن ابنتها سئمت من الانتظار سأذهب للمستشفى للتواجد مع أبي |
Hey, dostum, eminim herkesin burada olmak için geçerli bir sebebi vardır. | Open Subtitles | يا رجل، أنا متأكد أن الجميع هنا لديه سبب مقنع للتواجد هنا. |
Hâlâ bir evrak falan görmüyorum. Bu da burada olmak için hiçbir yasal yetkiniz yok demek. | Open Subtitles | مازلُت لم أرى ورقة مذكرة الأعتقال مما يعني ليس لديكما سلطة قضائية للتواجد هنا |
Yapmam gereken şey iki yerde nasıl aynı anda olmam gerektiğini bulmak. | Open Subtitles | ما علي أن أقوم به هو ايجاد طريقة للتواجد في مكانين في نفس الوقت |
- olmam gereken yer burasıymış gibi gözüktü. | Open Subtitles | مرحبا , حسنا لقد بدى كمكان للتواجد فيه |
Burada olmak için senin de kendince sebeplerin var benim de. | Open Subtitles | لديكِ أسبابٌ للتواجد هنا، و لديّ أسبابي. |
Burada olmak için yalvarıyor olman gerekli. | Open Subtitles | من المفترض أن تتوسلي للتواجد بتلك الغرفة. |
Bak, ikimizin burada olmak için kendi sebepleri olabilir... | Open Subtitles | ربما يكون لكل منا أسبابه الخاصة ... للتواجد هنا |
Tekrar yakınında olmak için bir şans olduğu için. | Open Subtitles | كانت فرصة للتواجد بالقرب منك مرة أخرى |
Belki de burada olmak için iyi bir sebebi vardı. | Open Subtitles | ربما لديه سبب وجيه للتواجد هناك |
Şu an dışarıda olmak için uygun değil. | Open Subtitles | ! إنها ليست مُستعدة للتواجد بالميدان الآن |
Onunla olmak için can atmıyor musun? | Open Subtitles | ألا تشتاق للتواجد قربها؟ |
Marlowe, seninle birlikte olmak için cennetten dünyaya taşınırım. | Open Subtitles | (مارلو)، أنا سأحرّك السماء والأرض للتواجد معك |
Bu odada bizimle olmak için eline bir fırsat geçti. Hayal kırıklığına uğratma Ben Kim. | Open Subtitles | هذه فرصة للتواجد هنا معنا كن على مستوى ذلك يا (بين كيم) |
olmak için fena bir yer değil. | Open Subtitles | -ليس مكاناً سيئاً للتواجد فيه . |
- Orada olmak için bir nedeni yok mu? | Open Subtitles | -لا سبب لديه للتواجد هناك؟ |
Hayır hayır, burada olmam gerekiyor. | Open Subtitles | كلاّ، أنا بحاجة للتواجد هنا |
Hermione doğduğunda evde olmam lazım. | Open Subtitles | أنا بحاجة للتواجد بالمنزل وقت ولادة (هيرموني) |
Orada olmam lazım. | Open Subtitles | أنا بحاجة للتواجد هناك |