| rakibin senden güçlü olduğu zaman kendini korumak için kullanılan özel bir tekniktir. | Open Subtitles | إنه أسلوب للدفاع عن النفس ضد خصوم أقوى منك. |
| kendini korumak için almış. | Open Subtitles | حسناً, لقد اشتراه للدفاع عن النفس |
| Kendini koruma yarası yok. Sizce yüzünü korumak için ellerini kaldırmış olması gerekmez miydi? | Open Subtitles | لا توجد لجروح للدفاع عن النفس ، ألا تعتقد أنّه كان يجب أن يضع يديه على وجهه للحماية |
| Kendini koruma yarası yok. Sizce yüzünü korumak için ellerini kaldırmış olması gerekmez miydi? | Open Subtitles | لا توجد لجروح للدفاع عن النفس ، ألا تعتقد أنّه كان يجب أن يضع يديه على وجهه للحماية |
| FBI ile anlaşmam gereği sürdürdüğüm suçluları takip görevlerim sırasında Kendimi korumak için, diye yazıyorum buraya. | Open Subtitles | سوف أكتب للدفاع عن النفس أثناء تأديتي لواجبي في مطاردة المجرمين المشتبه بهم |
| Kendimi korumak için, iki kez ateş ettim, her ikisi de ölümcül yara aldı. | Open Subtitles | للدفاع عن النفس ، قد أطلقت النار مرتين أصابتهم بإصابات خطيرة أدت لموتهم |
| Yıllar önce kendini savunmak için aldığı silahla. Şakaktan. | Open Subtitles | الذي اشتراهُ منذُ سنوات وواضحُ أنّه للدفاع عن النفس |
| Karate kendini korumak için kullanılır. | Open Subtitles | الكاراتيه يستخدم للدفاع عن النفس |
| Belki de kendini korumak için kullanılmıştır. | Open Subtitles | لربّما أُستخدم للدفاع عن النفس. |
| Atış yapmak ya da avlanma amaçlı mı yoksa Kendini koruma amaçlı mı istiyorsunuz? | Open Subtitles | هل تبحث عن شئ مناسب لإطلاق النار ؟ أم للدفاع عن النفس ؟ أم للصيد ؟ |
| - Silahını çekti. Kendimi korumak için ben de benimkini çektim. | Open Subtitles | سحبت مسدسها فسحبت مسدسى للدفاع عن النفس |
| Kendimi korumak için getirmiştim. | Open Subtitles | لقد أحضرته للدفاع عن النفس |
| Bu çantayı kendini savunmak için kullanmış olabilir. | Open Subtitles | ربما أستخدمت حقيبتها للدفاع عن النفس |
| Ayakkabılar kendini savunmak için özel geliştirilmiş. | Open Subtitles | - أصابع المسلحة: تعزيز خصيصا للدفاع عن النفس. |