Arabadan her şeyi çıkarın. manastıra geri dönmüyorum. | Open Subtitles | خذ كل شيء من العربة لن أعود للدير ثانيةً |
Birden çıkıverdiler. Ama manastıra yardımı oldu. | Open Subtitles | صوروا المكان وحسب لكن هذا الأمر جيد للدير |
18 yaşıma geldiğimde manastıra gittim ve yemin ettim. | Open Subtitles | عندما كان سني 18 عام، ذهبت للدير حيث جعلوني أقول نذوري |
manastıra dönmeyeceğim. Casus olmaktan bıktım. | Open Subtitles | أنا لن أعود للدير لقد سئمت من كونى جاسوسا |
Eğer bir manastırın kutsal kuralı yok edilirse... böylesine kusursuz bir rahibenin davranışları incelenerek yeniden düzene sokulabilir derler. | Open Subtitles | يقولون لو أنّ التعاليم المُقدّسة للدير دُمّرَت .. يمكنها أن تُستعاد بدراسة طباع راهبة مثاليّة. |
Bunları yarın manastıra götürürüm ve olanları keşişlere anlatırız. | Open Subtitles | سآخذهم للدير غدًا وأنبئ الرهبان بما جرى. |
Taksiye binene kadar takip ettim. Sonra manastıra geri döndüm. | Open Subtitles | تتبّعتُها حتى ركب سيّارة أجرة، ثمّ عُدتُ للدير. |
Asla evlenmemeli ve kiliseye katılıp manastıra gitmeliydim. | Open Subtitles | كان يجب ألا أتزوج قط، وكان علي الانضمام للكنيسة كان علي الذهاب للدير .. |
manastıra yerleştikten sonra o hayatı gerimde bıraktım. | Open Subtitles | لقد تخليت عن هذه الحياه عند انضمامي للدير |
Piskoposun beni manastıra geri göndermesini istiyorum. | Open Subtitles | أريد من الأسقف أن يعيدني .للدير |
Perugia'daki manastıra güvenle ulaşmasını sağla. | Open Subtitles | اوصله بأمان للدير في ال بورجيا |
manastıra geri dönmek istiyor. | Open Subtitles | هي رأته انها تريد العودة للدير |
Ne olursa olsun fasulyeleri yarın manastıra getirmelisin. | Open Subtitles | مهما يحدث وصّل هذه الفاصولياء للدير. |
Bu manastıra satıldığımdan beri onu görmedim. | Open Subtitles | لم أره منذ أن تم بيعي للدير هنا |
- Hayır. manastıra bu gece varamayız. | Open Subtitles | لا نستطيع أن نصل للدير الليلة |
manastıra geri dönebilirdim. | Open Subtitles | أنا قد أعود للدير في يوم ما |
manastıra dönmek istiyor. | Open Subtitles | تريد العودة للدير |
Tanrı, manastıra gitmemi istemiyor. | Open Subtitles | لم يدعني الله للدير أبداً |
Bağlıydılar. Sonra bir gün manastırın eski sahipleri ortaya çıktı ve onu geri almak istediler. | Open Subtitles | ولكن فى يوم, المالك القديم للدير اعلن انه عاد مرة اخرى |
Ama manastırın restorasyonu için yaptığınız tüm katkılar için çok minnet duyuyoruz. | Open Subtitles | لكن مساهمتك للدير و ترميمه مقدرة جداً |
- Tanrım, anne! Asla baş rahip olamayacağım! | Open Subtitles | من اجل الرب اماه انا لن اصبح رئيسا للدير |
Çoban birkaç dalı civarın manastırına götürmüş. | Open Subtitles | لذا الراعي أخذ بضعة أغصان للدير المحلي |