| Ama yine de vücut ısısına ve adrenalin seviyesine Tepki verecek kadar geliştirildi. | Open Subtitles | لكنّه مهندس للردّ على زيادة حرارة وأدرينالين الجسم |
| Tepki verecek vakti olmamış. | Open Subtitles | لم يكن لديه وقت للردّ |
| Tepki verecek vakti olmamış. | Open Subtitles | لم يكن لديه وقت للردّ |
| Sunduğum her teklife cevap vermek için haftalarca beklettin. | Open Subtitles | لقد استغرقتم أسابيع للردّ على كلّ عرض أقدّمه |
| Ve siz de buna güçle cevap vermek zorunda kalırsınız. Bu da onların tam olarak beklediği şey. | Open Subtitles | وحينئذ ستضطّر للردّ بالقوّة وذلك بالضبط ما ينتظرونه |
| David. Telefona cevap vermek için çok meşgulüm. | Open Subtitles | (ديفيد) يتكلّم، أنا مشغول جدّاً للردّ على هاتفي |