"للصغار" - Translation from Arabic to Turkish

    • çocuklara
        
    • çocuklar için
        
    • çocukların
        
    • gençlere
        
    • Gençler
        
    • Çocuklar
        
    • yavrular
        
    • küçüklere
        
    • genç
        
    • Küçükler
        
    • ufaklıklar
        
    • küçük çocuklar
        
    Bu, yetişkinlerin çocuklara içine pişirirken gizlice kabak veya başka sağlıklı şeyler koydukları brovni benzeri tatlı vermesi gibi bir şey. TED إنها تشبه عندما يعطي الكبار الحلوى للصغار لكنهم وضعوا فيها خضارًا أو شيء صحي آخر سرًا.
    Yo yo, İyiyim ben. Hadi çocuklara dondurma alalım. Open Subtitles لا لا انا بخير لنشتري بعض المثلجات للصغار
    Nasılsın? Mutfakta çocuklar için bir sürü abur cubur var. Open Subtitles هناك بعض الطعام السريع في المطبخ للصغار فقط وليس للكبار
    Küçük çocukların rahatlıkla ayak uydurabileceği bir tempoda değiliz. Open Subtitles هذه ليست طريقة السير التي يمكن للصغار مجاراتها
    Bu havalı tavırları 20'li yaşlardaki gençlere bırakamaz mısın? Open Subtitles ألا ينبغي عليك ترك الأمور الجيّدة للصغار في عشريناتهم؟
    60'ları hatırlayamayan Gençler için bir kısa görüntümüz var. Open Subtitles بالنسبة للصغار الذين لا يتذكرون الستينات أليكم المونتاج المخزن
    Büyümekte olan yavrular için bu koloniler, bir okul gibidir. Open Subtitles بالنسبة للصغار النامية تعتبر هذه المستعمرات كالمدرسة
    Bu Kanada'dan ve şiddete meyilli aşırılığı, özellikle küçüklere, açıklamak hayli zor olduğu için hikayeler aracılığıyla sınıf ortamında diyalog yaratma çabası içinde. TED وهو من كندا، ويقصد منه إنشاء حوار في فصل دراسي، باستخدام السرد القصصي، لأن التطرف العنيف يصعب شرحه، خاصة للصغار.
    Fakat çocuklara tümates satma karşıtı bir yasa yok. Open Subtitles لكن القانون لا يحظر بيع بندورة التبغ للصغار
    Savaşa göndermeden önce genç çocuklara verirler. Open Subtitles انهم يعطونه للصغار قبل ان يخوضوا المعركة
    çocuklara gazlı içecek. Üzgünüm, içki ruhsatımı kaybetmek istemem. Open Subtitles والمشروبات الغازيّة للصغار آسف، عليّ الإبقاء على تصريح بيع الخمر
    çocuklara oyuncak, kitap götürdük. Fotoğrafları görmek ister misiniz? Open Subtitles أحضر كتب ودمى للصغار هل تريدين رؤية الصور ؟
    - Bu çikolataları çocuklara verebiliriz. Şuna baksana. Sence kim suçlu? Open Subtitles يمكن قذف هذه القطع للصغار أنظري غلطة من في رأيك ؟ دائماً غلطة المرأة
    Bunun çocuklar için en iyisi olacağını düşünüyor musun gerçekten? Open Subtitles لكن تعتقد انها ستكون الافضل بالنسبة للصغار ، حقا ؟
    Ayrıca her gün bir saatimi çocuklar için kışlık giysiler yapmaya ayırmak istiyorum. Open Subtitles و أود استقطاع ساعة كل يوم من وقت سيداتي لحياكة ثياب شتائيّة للصغار
    Ayrıca her gün bir saatimi çocuklar için kışlık giysiler yapmaya ayırmak istiyorum. Open Subtitles و أود استقطاع ساعة كل يوم من وقت سيداتي لحياكة ثياب شتائيّة للصغار
    Sizin gibi şöhretli birisi tarafından ödül almak çocukların çok hoşuna gidecektir. Open Subtitles صحيح . حسنا انها تعني الكثير للصغار ان يتم تسليمهن الكأس من قبل شخص في مكانتك
    Ve şimdi, herkesin favorisi olan ve sadece zaman zaman münasebetsiz havalı çocukların TV karakterinin nezaketiyle dünyanın eğitimsel çocuk programı olan son ziyaretçimizin zamanı geldi. Open Subtitles ل البرنامج التعليمى للأطفال و المفضل لدى الجميع الشخصيه المفضله للصغار ولكن مع بعض الكلامات الخارجه
    1825'ten günümüze dek sürecek, her yıl yapılan bilim üzerine gençlere yönelik Noel dersleri düzenlemek. Open Subtitles وهو سلسلة من المحاضرات السنوية بعيد الميلاد المجيد عن العلم للصغار وقد بدأ ذلك منذ عام 1825 ومستمرة حتى يومنا هذا.
    Lisede Gençler cambazlık kongresine ilk aday olduğumda ailemden izin belgesi almam gerekmişti! Open Subtitles عندما تم ترشيحي أولا لمؤتمر القفز للصغار اضطر والداي لتوقيع تصريح
    - Uzayda dolanıp durmak genç işi bir oyundur. Open Subtitles الركض في جميع أنحاء الكون يا دكتور، تعتبر لعبة للصغار
    Küçükler Ligi takımım bu hafta Chief'lerle oynuyor. Open Subtitles اذا ، فان فريقي للصغار سيلعب النهائيات هذا الاسبوع
    Devam edin devam, devam! ufaklıklar bize canlı lazım! Open Subtitles حسنا، سنحتاج للصغار على قيد الحياة
    Hayır, hayır, eğer küçük Çocuklar gidiyorsa o zaman ben de gidebilirim. Ben de. Open Subtitles -لا، لا، إذا كان للصغار الذهاب فأن يمكنني الذهاب كذلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more