Bu da sende tetiği çekecek o götün olmadığını gösterir. | Open Subtitles | مما يعني أنك ليس لديك قوة قلب للضغط على الزناد |
Her zaman daha zeki biri vardır ve her zaman biri tetiği çekmek için hazırdır eğer ücret doğruysa... | Open Subtitles | هناك دائماً شخص يفوقكم ذكاء ومستعد للضغط على الزناد إن كان الثمن جيداً |
Saftakilerden tetiği ilk çeken de ben olurdum. Tanrım, keşke bu kadar kolay olsaydı. | Open Subtitles | و أرغب حينها أن أكون في المقدمه للضغط على الزناد يا إلهي، لو كان ذلك بهذه السهوله |
İnan bana, tetiği çekmeyi ne kadar çok istediğini anlıyorum. | Open Subtitles | صدّقني أتفهّم الحافز الذي يدفعك للضغط على الزناد |
tetiği çekmeye cesareti olsa şimdiye ölmüştüm. | Open Subtitles | لو كان يملك الشجاعة للضغط على الزناد... -لكنت ميّتا بالفعل . |
Ama Royce öyle koca kafalı ki, tetiği her çektiğimde yanlışlıkla onu vurursam ne kadar evrak işi çıkacak diye düşünüyordum. | Open Subtitles | إلا أنّ (رويس) لديه هذا الرأس العملاق حيث في كلّ مرّة أستعدّ للضغط على الزناد جلّ ما أستطيع التفكير فيه كم من الأوراق سأملؤها إذا أطلقت النار عليه بطريق الخطأ |