"للعاهرات" - Translation from Arabic to Turkish

    • fahişe
        
    • fahişeler
        
    • Orospulara
        
    • Fahişelerin
        
    • kaltaklara
        
    • Fahişelere
        
    • orospular içindir
        
    Paradan söz açılmışken gördüğüm kadarıyla, otele yine fahişe almaya başlamışlar. Open Subtitles بالحديث عن الافكار الجيدة أرى أنهم سمحوا هنا للعاهرات مرة أخرى
    Adam fahişe satın almak için şirket parasını kullanan kokainman bir seks bağımlısı. Open Subtitles إنّه مدمن على الكواكيين والجنس يدفع للعاهرات من حساب الشركة
    Barakaya döndüğümüzde de, fahişeler ve biralar bekliyor olacak. Open Subtitles أن أكون مستشاراً , أن أخبرهم إقتل هذا و هذا و ذاك ثم أعود إلى الثكنة العسكرية للعاهرات و الخمر
    Orospulara karşı hassasiyetin olduğunu farketmemiştim. Open Subtitles لم أكن أدرك أنه لديك بقعة لينة للعاهرات
    İsimsiz motellerle dolu bir semt. - Fahişelerin av sahası. Open Subtitles ذاك القطاع مليء بالنزل التي تؤجّر بالساعة أشبه بساحة صيد سعيدة للعاهرات
    Bir; biz kaltaklara söylev çekmeyiz. Open Subtitles القاعدة الأولى: نحن لا نبيع للعاهرات هنا
    - 14 yaşında birinin Fahişelere ve müşterilerine bira satması ile kabili kıyas değil. Open Subtitles بالكاد أعتقد أن هذا يقارن بطفل في الـ 14 يقدم البيرة للعاهرات والفحول
    Ağlamak orospular içindir. Open Subtitles البكاء للعاهرات
    "fahişe ve hırsızların vücut oranı araştırması" Open Subtitles الدراسة الأنثروبوميترية للعاهرات واللصوص
    fahişe seçmekte Çini porselenleri seçmekten daha başarılısın. Open Subtitles اختيارك للعاهرات أفضل من اختياركِ للأواني الخزف
    Virgil'i hep fahişe ve Kızılderili kadınlarla hayal etmişimdir. Open Subtitles لطالما حسبت فيرجل للعاهرات فقط
    # Doğum günüm için istediğim tek şey koca popolu bir fahişe # Open Subtitles * كل ما أريد في عيد ميلادي * * هي مؤخرات كبيرة للعاهرات *
    fahişeler için bir takım operasyonlar yapıyor. Open Subtitles يجري عمليات جراحية في الخفاء للعاهرات
    ..o yüzden kendi "Süper fahişeler" takımımızı kurduk. Open Subtitles لذا كلفنا فريقا خاصا للعاهرات ألمتميزات
    Bunaklar ve fahişeler için kapıyı tutma işi. Open Subtitles امساك الباب للعاهرات و الزانين
    Orospulara karşı hassasiyetin olduğunu farketmemiştim. Open Subtitles لم أكن أدرك أنه لديك بقعة لينة للعاهرات
    Şimdi müşterileri Orospulara satıyoruz. Open Subtitles ونبيع جون للعاهرات
    Ama Şerif Pritchardın sonu boktan dairelerde Orospulara para öderek oldu. Open Subtitles ولكن الشريف (جيمي برتشارد) أنهى نفسـُـه بنفسه في شـقة كريهة يدفع بعض المال للعاهرات حاذري من كلامك
    Sadece okyanus ve Fahişelerin, şuh bir tavırla, seks organımın muazzamlığını, kesik seslerle söyleyen Fahişelerin sesi var. Open Subtitles فقط صوت الموج يتخلله صوت الحنون للعاهرات ، يكذبن عن مدى فحولتي
    Okuduklarıma göre Fahişelerin polis müşterileri olması yaygın bir durummuş. Open Subtitles من الواضح انها ممارسة شائعة بالنسبة للعاهرات ان يتعاملن مع رجال الشرطة كزبائن من الذي قرأته
    Ve kaltaklara ne olur bilirsin. Open Subtitles وانت تعلم ما يحدث للعاهرات اليس كذلك؟
    Bilirsin.. İnsanlar Fahişelere orgazm taklidi için ekstra ödeme yaparlar. Open Subtitles أتعلمين، بعض النساء يدفعوا للعاهرات سعراً مضاعف ليتظاهروا بأنهم في نشوة.
    İndirimli şeyler de orospular içindir. Open Subtitles الخصم هو للعاهرات.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more