Donanma Bakanı, planlar ortaya çıkmadığı için şanslı olduğumuzu düşünüyor. | Open Subtitles | وزير البحرية يعتقدنا محظوظين حيث لم تظهر هذه الملفات للعلن. |
Ve insanların üniversite kontratları ve futbol biletleri ile rüşvet aldıkları ortaya çıkar. | Open Subtitles | و سيظهر كل شخص تمت رشوته للعلن بخصوص عقود الجامعة و تذاكر المُباريات. |
Eğer bişey saklıyorlarsa biz ortalıkta dolaşırken açığa çıkarmazlar. | Open Subtitles | إذا كانو متخفين فلن يظهروا للعلن ويتسكعوا امامنا. |
Tarih bugün tekrar yazılıyor. tedavi edilen ilk mutant bugün halkın önüne çıkartılıyor. | Open Subtitles | سوف يصنع التاريخ هنا اليوم و لأول مرة يمكن للمتحولين أن يظهره للعلن |
Eğer şirketi boşanırken ona bırakmazsam, ...kasanın içindeki şeyi kamuya açıklayacak, ...ve o kasadaki şeyi kimsenin görmemesi gerek. | Open Subtitles | إن لم أعطيها أياه في قضية الطلاق ستنشر للعلن مالذي يوجد في تلك الخزنه ولا أحد يمكنه أن يرى مالذي يوجد بتلك الخزنه |
Ten rengi kozunu kullanırken, birisinin ölümüne neden olduğum duyulursa... | Open Subtitles | كلمةٌ تخرج للعلن بأنني تسببت في مقتل ملوّن ذو نفوذ |
Bir şekilde ortaya çıkacaklar sen istesen de istemesen de. | Open Subtitles | ستخرج للعلن بطريقه او بأخرى سواء اردتى ذلك ام لا. |
Senin nerede olduğuna emin olana kadar ortaya çıkmayacağını söyledi. | Open Subtitles | قال أنه لن يخرج للعلن مالم يعلم بالضبط أين ستكون |
"Neden bin yıl sonra böylesine ortaya çıkmışken, hala annemle kalasın ki?" Ve bana, "Hiç bir şey anlamıyorsun." dedi. | Open Subtitles | لماذا تريد ان تصرح للعلن بعد بعد كل هذه السنوات وتبقى مع امي ؟ عندها قال انتِ لا تفهمين شيئاً |
Rus hükûmetinin desteklediği bir grup hacker 2016'da ansızın ortaya çıkmamıştı. 2014'e dönerek bu grubu izlemeye başladık. | TED | مجموعة القراصنة الذين ينتمون للحكومة الروسية لم تكن قد ظهرت للعلن من لا مكان في 2016. |
Bütün Hadron Çarpıştırıcısı ailesinin ortaya çıkması gerekiyor. | TED | ان علماء مصادم الهدرونات يجب اظهارهم للعلن اكثر |
Bu şey açığa çıktığında, birileri canından olacak. Hayatlar mahvolacak. | Open Subtitles | أناسٌ سيموتون إذا خرج هذا للعلن وستدمر حياة بعضهم |
Dinle, herkes videonun açığa çıktığını biliyor. | Open Subtitles | الجميع يعلم أن فيديو الإرهاق قد خرج للعلن |
halkın karşısına çıkıp buna bizim sebep olduğumuzu söylememiz gerek. | Open Subtitles | يجب أن نذهب للعلن و نخبر العالم أننا سببنا فقدان الوعي |
halkın, gizliliğin ihlal edildiğini duyması şirketine zarar verir. | Open Subtitles | لو أنَّ إنتهاكاً للخصوصية كهذا خرج للعلن لأضرَّ بالشركة |
Bunun kamuya duyurulmasını istemedikleri için kriz yöneticileriyle alışveriş yapıyorlar. | Open Subtitles | لإنهم لا يريدون أن يظهر الأمر للعلن .أنهم يقومون بالبحث عن مدراء للأزمات |
Pis işlerinizi yasak silah kullanan bir şirkete yaptırdığınız duyulursa, sorumlusu sen olursun. | Open Subtitles | عندما يخرج الأمر للعلن بأنك وظفت شركتةً للقيام بأعمالكم الفاسدة تستعمل أسلحةً غير قانونية |
Söylentiye göre neredeyse Halka açılıp inşa ettikleri ne varsa tüm dünyayla paylaşacaklarmış. | Open Subtitles | الشائعةتقول.. كانوا على وشك أن يظهروا للعلن. ويشاطروا ما بنوه مع العالم كله. |
Paco'nun yüzü halk tarafından görüldükten sonra kimse onunla bir şey yapmak istemedi. | Open Subtitles | حالما تم كشف هوية "باكو" للعلن.. لم يكن أحدٌ يرغب في التعامل معه |
Açıklarsan yalnız başınasın. | Open Subtitles | البيانو الجديد الذي ابتعته من قريب أخرج للعلن, وستكون لوحدك |
İnsan içine çıktığınızda "küçük" sırrınızı herkesin göreceğinden korkarsınız. | Open Subtitles | انهم اذا ظهروا للعلن الجميع يرى سرهم الصغير |
Çünkü bu çağda, bu kadar bilgi serbest erişime açıkken, şirket sahipleri hakkındaki, bu önemli bilgi neden gizli? | TED | لأنه وفي عصرٍ حيث تتوافر العديد من المعلومات للعلن لماذا يجب على معلومات بهذه الأهمية عن ملكية شركة أن تبقى مخبأة ؟ |
Nihayetinde, bu inovasyonlar dışarıya açılacak ve herkese ulaşacak. | TED | حتمًا، هذه الابتكارات ستخرج للعلن وتكون في متناول الكل. |
Vakit herkese açıklama vaktiydi ne unutabildiğimi ne de affedebilidğimi. | Open Subtitles | حان الوقت للظهور للعلن بما لم أستطع مسامحته ونسيانه |
Bildiklerimi kamuoyuna açıklarsam bir sektörü çökertebilirim. | Open Subtitles | لو خرجتُ للعلن بما أعرفه، من الممكن أن يدمّر ذلك صناعة ما! |