| Saçmalama, Darrin. Bizler senin dostlarınız. Onunla tanışmak için sabırsızlanıyoruz. | Open Subtitles | لا تكن سخيفا يا دارين ,نحن أصدقاؤك و نتحرق شوقا للقائها |
| - Onunla ve kocanızla tanışmak isterim. | Open Subtitles | أتطلع للقائها وزوجك أيضاً |
| Neden onunla buluşmaya gitmediğimi iyi biliyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تعلمين جيداً لماذا لم أذهب للقائها |
| Onunla buluşmaya gidiyordun. | Open Subtitles | . لقد كنت بطريقك للقائها |
| Gene de otelde buluşmayı planladınız. | Open Subtitles | و مع ذلك تخطط للقائها في الفندق |
| O gece onunla buluşmayı planladığını da biliyoruz ve kamyonetini Shand Creek'in otoparkına koyabiliriz. | Open Subtitles | و نعلم بأنكَ كنتَ تخطط للقائها تلك الليلة "و بإمكاننا إثبات وجود شاحنتك بموقف سيارات "شاند كريك |
| tanışmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | إنّي أتشوّق للقائها. |
| - tanışmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | لا اطيق الانتظار للقائها |
| Ben bu akşam onunla tanışmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | لا، أنا أتطلّع للقائها الليلة |
| Onunla tanışmak için gerçekten heyecanlıyım. | Open Subtitles | أنا متحمس جدا للقائها |
| Onunla tanışmak için sabırsızlanıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت اتطلع للقائها |
| Onunla buluşmaya gidiyordun. | Open Subtitles | . لقد كنت بطريقك للقائها |
| - Onunla buluşmaya gidiyorum şimdi. | Open Subtitles | أنا في طريقي للقائها. (زيفا)! |
| Evet, onunla buluşmayı iple çekiyorum. | Open Subtitles | انا متحمسة للقائها |
| Bayanla buluşmayı dört gözle bekliyorum. | Open Subtitles | اتطلع بشوق للقائها |