Kendi göğüslerini kesip bunu Tanrı'ya takdim ederlermiş. | Open Subtitles | كانات تقطعن صدورهن ويقدمنهن كتضرع للقدير |
Tanrı'ya bir iyilik yaparsam, o da bana yapar. - Göze göz. | Open Subtitles | إن أسديت خدمة للقدير فقد يسدي لي خدمة، العين بالعين |
Ancak bağışınız Tanrı'ya ve Kral'a aittir. Ve ben Tanrının işi üzerindeyim. | Open Subtitles | ولاؤك تابع للقدير والملك وأنا في مهمة للقدير |
Sadece Tanrı'ya kendi yöntemleriyle şükrediyorlar. | Open Subtitles | فهم يصلون للقدير على طريقتهم الخاصة. |
Tanrı'ya şükür bugün cuma. Bugün perşembe. | Open Subtitles | -{\pos(190,210)}شكراً للقدير أنه يوم الجمعة |
Tanrı'ya ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | لا نحتاج للقدير |
- Tanrı'ya şükür. | Open Subtitles | أرملة حمداً للقدير |
- Tanrı'ya şükür. | Open Subtitles | - شكرا للقدير |
- Tanrı'ya şükürler olsun. | Open Subtitles | -شكرا للقدير . |