Lilith bana geçen gün "Frederick yalan söylüyor" dedi. | Open Subtitles | تَعْرفُ، ليليث أخبرتْني في الحقيقة قبل أيام ذلك أَخذَ فريدريك للكَذِب. |
Yani şehrin yarısı genetik olarak diğer yarıya yalan söyleme eğilimli. | Open Subtitles | الذي يَعْني نِصْف المدينةِ جينياً مستعد للكَذِب إلى النصف الآخرِ. |
Sürekli olarak ağzınızı sıkı tutmanız ve gerekli olduğunda yalan söylemeniz. | Open Subtitles | بأي لحظة مُعطية قدرتكَ على الصَمْت وإذاكان ضروريِ، للكَذِب من خلال أسنانِكَ |
Doktor Crane'in yalan söylediğini hiç görmedim. | Open Subtitles | أنا أبداً مَا عَرفتُ الدّكتورَ Crane للكَذِب. |
Artık yalan söylemek için bir sebep yok sanırım. | Open Subtitles | أَحْسبُ ليس هناك سبب للكَذِب الآن. |
Alphonse, polise yalan söylemenin suç olduğunu bilmiyor musun? | Open Subtitles | ألفونس... تَعْرفُبأنّهغير شرعيُ للكَذِب إلى الشرطةِ، حقّ؟ |
Niye kendinizi bize yalan söylemek zorunda hissediyorsunuz? | Open Subtitles | الذي تَشْعرُ أرغمَ للكَذِب إلينا؟ |
Bu mahkemeye söylediğin yalan yetmez mi? | Open Subtitles | بما فيه الكفاية للكَذِب على المحكمةِ؟ |