"للمدينه" - Translation from Arabic to Turkish

• şehre
• kasabaya
• şehir

Hey, hemen şehre geri dönüp yarının gazetesine bununla ilgili bir şeyler yazmalıyım.
يجب علىٌ أن أسرع فى الرجوع للمدينه و أكتب عن هذا لجريدة الغد

Büyük bir martı sürüsü siste kaybolmuş, ve doğruca bir sürü ışığın olduğu şehre girmişti.
جماعات كثيره من الطيور البحريه قد فقدت طريقها في الضباب وتوجهت للمدينه حيث يوجد الضوء

Aramızda değil, hep ortamızdaydı. Yeni Yıl akşamı şehre...
لم تكن بيننا دائما معنا للأحتفال برأسه السنه الجديدة توجهنا للمدينه

Bir gün kasabaya gideceğim ve kimse bir daha beni göremeyecek.
يوما ما . سأذهب للمدينه ولن يراني أحدهم بعد ذلك

kasabaya inip birkaç herif tavlarız diye düşündük.
نعتقد اننا سنخرج للمدينه ونصطحب بعض الرجال

Daha ziyade, bir çeşit politik aksiyondu seçildiğim sırada kullanılabilir şehir bütçesinin sıfır virgül birşeyler olduğu bir çevrede bir aksiyon.
بل كانت شكلا من أشكال العمل السياسي في وقت كانت فيه الميزانية المتاحة للمدينه بعد انتخابي ، اكثر بقليل من الصفر

Bütün büyük şehir gazetelerindeki küçük ilanları takip edeceğiz.
سوف نتصفح كل أعلان في الصحيفه الرئيسيه للمدينه

Annem her zaman, şehre geldiği zamanlarda beraber ana-kız takılacağımızı söyler.
والدتي دائما تقول عندما نأتي للمدينه سنخرج ونفعل اشياء تفعلها الام وابنتها

şehre bir dahaki gelişlerinde bize bilet alırım.
سوف أحضر تذاكر لنا في المرةِ القادمه التي يأتون فيها للمدينه

Sen araştırmana devam et ben şehre gidiyoru
استمرى فى البحث عن اثبات وانا ساذهب للمدينه

Öncelikle, şehre taşınıp Sanat Enstitüsü'ne gitmek istemişsin.
إنك أردت الإنتقال للمدينه للإلتحاق بمعهد الفنون

Çünkü size Nolan'ın Amanda şehre ilk geldiğinde kapılarını açan ilk kişi olduğunu söylerdim.
لأنني كنت سأخبرك بأن نولان هو من فتح أبوابه لأماندا عندما أتت للمدينه لأول مره

Öyleyse Bay Solloway, planınız yakın gelecekte şehre dönmek?
الان سيد سولواي.. خطتك هي ان ترجع للمدينه في المستقبل القريب؟

şehre bir an önce dönmesinin bir yolunu bulamazsam işler çirkinleşecek.
اذا لم اعرف طريقه ارجعها فيها للمدينه سيكون الأمر سيئا

kasabaya dönüp o şeyi öldürecek kadar cephaneyle dönmeliyiz.
نحتاج للرجوع للمدينه لاحضار مزيد من العتاد للقضاء علي هذا الشيئ

Sabah kasabaya gidip, etrafa bir bakacağım.
سأذهب للمدينه في الصباح. لألقي نظرة عليها.

On beş günde bir izinliyken kasabaya iner gösteri izlerim.
لقد كنت أذهب للمدينه مره كل أسبوعين في يوم راحتي,وأحضر الحفله الصباحيه

Biliyorum, bu yüzden oğlunuz ders almak için gizlice kasabaya gidiyordu.
كان يذهب خفية للمدينه للحصول على دروس العزف

Onu da, düzgün bir doktoru olan kasabaya götürmeliyim.
يجب أن نأخذه للمدينه القادمة حتى أجد له الطبيب المناسب.

Yıllık bütçe ve şehir kalkınma planına ana plan deniliyor.
الميزانيه السنويه والاقتراحات والتخطط للمدينه تدعى سيد التخطيط

- Çalınmış bir şehir iş kamyoneti.. ve çalındığı halan bildirilmemiş...
سرقوا سيارة تابعه للمدينه لم يتم الإبلاغ عن سرقتها بعد