Hayır, sevdiğin kadına gerçekleri söylemek yada ona yalan söylemek. | Open Subtitles | لا، بين قول الحقيقة للمرأة التي تحب أو الكذب عليها |
Ölen kadına olan saygımdan olanları anlatan bir şey yayınlamayacağım. | Open Subtitles | لن أنشر أي شيء مما حدث احتراما للمرأة التي ماتت |
kızı Lesley'le, genç bir adam olarak çeteye katılmasından hayatının sonraki aşamasında her zaman olması gerektiği gibi bir kadına dönüşmesi üzerine bir görüşme yaptı. | TED | تتحدث في المقابلة مع ابنتها ليسلي عن انضمامها لعصابة كشاب، ثم تحولها جنسيا للمرأة التي طالما تمنت. |
Efendimiz zina yapan kadına ne demişti, biliyor musun? | Open Subtitles | أتعرفين ماذا قال سيدنا للمرأة التي حملت بالزنا؟ |
Bu gece sevişeceğim kadın için. | Open Subtitles | ليس لأي شخص للمرأة التي سأنام معها الليلة |
Bunu sana ölüm döşeğinde vermişti... ve hayatının sonuna kadar birlikte olmak istediğin kadına vermen için söz verdirtmişti. | Open Subtitles | عطتك إياه على فراش الموت و جعلتك تقسم أنك ستعطيه للمرأة التي تريد أن تقضي باقي عمرك معها |
Bunu sana ölüm döşeğinde vermedi mi... ve sonsuza kadar seveceğin kadına vermen için yemin ettirtmedi im? | Open Subtitles | ألم يعطيك أياه وهو على فراش الموت و جعلك تعده بأنك ستعطيه للمرأة التي ستتزوجها |
Uğruna şehrin bir ucuna gelip seansımı böldüğün kadına süregelen bir kızgınlığın mı var? | Open Subtitles | بالنسبة للمرأة التي تحمل لها المشاعر التي سابقتها عبر المدينة وإنفجرت في جلساتي هل هناك أي إستياء عالق ؟ |
Polislerden önce Teropteret'i gören kadına ulaşmalıyız. | Open Subtitles | 'علينا ان نصل للمرأة التي رأت الشيطان قبل الشرطة |
Beni mihrapta bir başıma bırakıp gelmeyen, ardından da aylar sonra birden karnında başka bir herifin çocuğuyla çıkagelen bir kadına söyleyecek bir şeyim yok. | Open Subtitles | ليسَ لديَ ما أقولهُ للمرأة التي تركتني يومَ زفافنا و فجأةً تظهَر بعدَ بضعة أشهُر تحملُ طفلَ رجلٍ آخَر |
"Bundan başka hepsine sahip olan kadına. Dinlediğin için sağol. Paul Brown." | Open Subtitles | للمرأة التي تملك كل شيئ شكرا لأستماعك بول براون |
Bana, kendine değecek bir kadına kendini adayabilecek yeterlilikte bir erkek gösterin. | Open Subtitles | اذكر لي رجلاً بمعنى الكلمة ليكرس نفسه للمرأة التي تستحقه |
Bunu sana ölüm döşeğinde vermişti... ve hayatının sonuna kadar birlikte olmak istediğin kadına vermen için söz verdirtmişti. | Open Subtitles | عطتك إياه على فراش الموت و جعلتك تقسم أنك ستعطيه للمرأة التي تريد أن تقضي باقي عمرك معها |
ve sonsuza kadar seveceğin kadına vermen için yemin ettirtmedi mi? | Open Subtitles | و جعلك تعده بأنك ستعطيه للمرأة التي ستتزوجها |
O çok neşeli. Hayaletler hakkında bir şey duymaya katlanamayan kadına ne oldu? | Open Subtitles | إنها مبتهجة للغايه، مالذي حدث للمرأة التي لا تتحمل سماع أي شيء عن الأشباح؟ |
Ben de bacaklarını onun boynuna dolayan kadına böyle söyledim. | Open Subtitles | هذا ما قلته للمرأة التي وضعت ساقيها حول رقبته |
Sabah birlikte uyanacağım kadına kendimi tanıştırmaya geldim. | Open Subtitles | وقررّت المجيء لتقديم نفسي للمرأة التي سأستيقظ صباحاً بجوارها |
14. yüzyılda, şövalyelerin, evli bile olsa, sevdikleri kadına şarkılar ve şiirler yazdığını biliyor muydun? | Open Subtitles | هل تعلم أنه في القرن 14 الفرسان يكتبون أغاني الحب والقصائد للمرأة التي يحبونها |
Tanrım, az önce o adam Super Shuttle'daki kadına şeyini açtı. | Open Subtitles | ياإلهي.. هذا الرجـل كشف عورتـه للمرأة التي في الباص معنا |
Sabahtan beri bütün arkadaşlarıma yalan söylüyorum ve uğruna beni terk ettiğin kadın için öğle yemeği alıyorum. | Open Subtitles | طوال الصباح وأنا أكذب على أصدقائي والآن أحضر الطعام للمرأة التي تركتني لأجلها |
Cehennemde birbirini kollamayan kadınlar için özel bir yer var. | Open Subtitles | هناك مكان مميز في الجحيم للمرأة التي لا تدعم المرأة |